HATİPOĞLU’NUN SAATİ TARTIŞILIRKEN ASGARİ ÜCRET BELİRLENDİ

YAYINLAMA:

Eminim bu satırları yazdıktan sonra yine ikiye bölünenler olacak.

Birileri “haklı” bulacak, birileri “taraf” yakıştırması yapacak.

Alışkınım.

Köşe yazarlığı biraz da budur zaten; herkesin hoşuna gidecek cümle kurma zorunluluğunuz yoktur.

Şunu en baştan net söyleyeyim

Bu yazıda ne bir partiyi savunuyorum ne de bir cephede duruyorum.

Benim derdim siyaset değil, algı.

 

Günlerdir önüme aynı haber düşüyor.

Açıyorum telefonu: saat.

Kapatıyorum: yine saat.

Markası, fiyatı, ikinci el piyasası…

Sanki ülkede konuşulacak başka hiçbir mesele kalmamış gibi.

 

“AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu Meclis’e 9.2 milyon liralık saatle geldi.”

 

Fotoğraflar paylaşıldı, rakamlar havada uçuştu, seramik çerçevesi, titanyum kasası didik didik edildi.

Seven sevdi, sevmeyen yerden yere vurdu.

 

Nebi Hatipoğlu’nu sevelim ya da sevmeyelim…

Kendisi vekil olmadan önce de varlıklı bir isimdi.

Bu şehirde yaşayan herkes bunu bilir.

Ortada “dün fakirdi bugün zengin oldu” diye anlatılacak bir hikâye yok.

Üç kuşaktır sanayici bir ailenin mensubu, kendi kazancı, kendi tercihi.

 

Konu bu kadar.

Daha uzatmaya, saat üzerinden ahlak dersi vermeye gerek var mıydı? Bence yoktu.

 

Ama biz ne yaptık?

Yine sembollerin peşine takıldık.

 

 

Takıları, saatleri konuşurken;

Hop asgari ücret açıklandı.

 

2026 yılı için net 28 bin 75 lira 50 kuruş.

Yüzde 27 artış!

 

Valla tebrik ederim.

Toplana toplana müthiş bir rakam çıkarmışlar.

 

Ne yapacağız şimdi bu parayla?

Nasıl değerlendireceğiz, nerelere harcayacağız?

Belli ki iyi hesaplanmış.

Hatta biraz fazla kaçmış olabilir!

Bir Londra mı yapılır, yoksa Fransa mı?

Koy parmağını haritaya, seç bakalım…

 

İşin ironisi bir yana, tablo çok net.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in dediği gibi:

“Asgari ücret tarihimizde ilk kez açlık sınırının altında açıklandı.”

Bu cümle ağır.

Ama gerçek.

 

Bir ülkede insanlar geçim derdiyle boğuşurken,

kiralar maaşları sollamışken,

mutfak yangını her geçen gün büyürken,

biz bir milletvekilinin kolundaki saati konuşuyoruz.

Ucuz siyaset bu.

Hatta siyaset bile değil.

Keşke Nebi Hatipoğlu’nun saati ekonomiyi düzeltse de asgari ücretlinin sofrasına bir lokma eklense.

Her neyse

Yorumu size bırakıyorum.

Sevgilerimle.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *