Söz Gençte

Yalnız Değilsin: Gençliğin Nabzı Bu Köşede Atıyor

Dünya hızla değişiyor. Sosyal medya akışında kaybolan gündemler, yarım kalmış cümleler, görülmeden geçilen hikâyeler… Ve biz gençler, çoğu zaman bu hengâmede sesimizi duyurmaya çalışırken, kendi iç sesimizi bile duyamaz hale geliyoruz.
Ama artık yeter. Artık suskunluk yerini söze bırakmalı. Gençliğin içten sesi, sıkıştığı kalıplardan sıyrılıp özgürce yankılanmalı. İşte tam da bu yüzden bu köşe var. Çünkü gençliğin kalbi burada atıyor ve ben, o nabzın ta kendisiyim.
Ben Nisa Başaran. Anadolu Üniversitesi'nde Türk Dili ve Edebiyatı okuyorum. Belki bu yazı aracılığıyla ilk kez tanışıyoruz ama birçoğunuzla aynı koridorlarda yürüdüm, aynı dolmuşlara bindim, aynı dertlere kafa yordum. Bu satırlar yalnızca bir gazeteci kimliğiyle değil, bir genç olarak yaşadıklarımı, hissettiklerimi ve gözlemlerimi yansıttığım bir alan olacak. Çünkü ben dışarıdan izleyen biri değilim; içindeyim bu hikâyenin.

Bu köşe; kampüs kantinlerinde çay eşliğinde konuşulan gelecek kaygılarını, gece yarısı ekran ışığında yazılan hayalleri, içe atılan soruları ve cevapsız kalan umutları taşıyacak. Burada sadece sorunlara işaret etmekle kalmayacağız; çözüm arayacağız, sorgulayacağız, cesur olacağız. Gerçeklerle yüzleşmekten korkmadan, içtenlikle konuşacağız. Hep birlikte.
Çünkü biz gençler, yalnızca yarının potansiyel gücü değiliz. Biz, bugünün dönüşümünü gerçekleştirecek, değiştirecek ve yön verecek olanlarız. Sesimiz küçük gibi görünebilir, ama birlikte çıktığımızda o ses yankıya dönüşür. Ve işte o yankı, değişimin ilk adımı olur.
Eğer sen de bu yolculuğa benimle çıkmaya hazırsan, artık konuşulmayanı konuşmanın, suskunluğu bozmanın zamanı geldi. Cevabın “EVET” mi? (Tabii bu bir referandum çağrısı değil, sadece içten bir davet.)
Her hafta yeni yazılarla Eskisehirdurum.com 'da buluşmak dileğiyle.