ESKİŞEHİRSPOR’DA YENİ BİR UMUT RÜZGARI: HOŞ GELDİN HAKAN ŞAPCI!

​Uzun zamandır kabuğuna çekilmiş, adeta bir kış uykusunda olan büyük camia Eskişehirspor, nihayet beklediği o kritik kararı verdi ve takımın dümenini tecrübeli bir isme, Hakan Şapcı’ya emanet etti. Serdar Göçerler dönemi, ne yazık ki camianın beklentilerini karşılayamayan sonuçlarla kapandı. Ancak bu ayrılık, bir vedadan çok, Siyah Kırmızılılar için yepyeni bir başlangıcın habercisi oldu.
​Şapcı isminin açıklanmasıyla birlikte kulüpten yükselen “Hoş Geldin” nidaları, sadece bir teknik direktör atamasının ötesinde, tükenmeye yüz tutan umutların yeniden yeşermesi anlamına geliyor. TFF 3. Lig’de şampiyonluk parolasıyla yola çıkan bir ekibin, sezonun bu kritik aşamasında bu kararı alması, aslında yönetimin ‘artık hataya yer yok’ mesajıdır.
​Hakan Şapcı'nın kariyerine baktığımızda, özellikle alt liglerdeki deneyimi ve başarıları dikkat çekiyor. Eskişehirspor'un ihtiyacı olan şey, tam da bu tecrübe. Sadece taktiksel bir dokunuş değil, aynı zamanda soyunma odasına ve camiaya sirayet edecek güçlü bir moral ve motivasyon aşısı gerekiyor. Şapcı'dan beklenen ilk etki, takımın mental olarak üzerindeki ölü toprağını atması ve o meşhur 'Eskişehirspor ruhunu' yeniden sahaya yansıtmasıdır.
​Kulübün de belirttiği gibi, Şapcı'nın kısa süre içinde çalışmalara başlayacak olması, kaybedilecek tek bir günün dahi olmadığının farkında olunduğunu gösteriyor. Hedef; mevcut kadroyu hem fiziksel hem de taktiksel olarak hızla yeni oyun anlayışına adapte etmek. Ligde artık telafisi zor maçlar oynanacak ve Siyah Kırmızılı formayı taşıyan her oyuncunun, bu formanın ağırlığını hissetmesi şart.
​Taraftar, uzun süredir beklediği bu gelişmeyi büyük bir heyecanla karşıladı. Eskişehirspor taraftarının tutkusu ve desteği, Türkiye'de eşine az rastlanır bir güçtür. Şimdi omuz omuza verme zamanı. Yeni teknik ekibe verilecek tam destek, takımın zorlu virajları aşmasındaki en büyük itici güç olacaktır.
​Hakan Şapcı ve ekibi için bu görev, sadece bir iş değil, aynı zamanda büyük bir sorumluluk ve şans. Eskişehirspor gibi köklü bir kulübü içinde bulunduğu zorlu durumdan çıkarıp, yeniden hak ettiği yerlere taşıma potansiyeli, her teknik direktörün kariyerine yazmak isteyeceği bir destandır.
​Şimdi tüm gözler, yeni teknik heyetin saha içindeki ilk hamlelerine ve takımın performansına çevrildi. Umarız bu yeni dönem, Eskişehirspor camiasına hayırlı, uğurlu ve en önemlisi başarılı olur.
​Hayırlı ve uğurlu olsun! Şimdi sıra, o büyük camiayı yeniden ayağa kaldırmakta.