GASTRO-DİPLOMASİ BAĞLAMINDA MARMARİS’TEN UFA’YA UZANAN HİKÂYE

Kültürel diplomasinin önemli bir ayağı olan gastro-diplomasi, ülkelerin mutfak kültürlerini, diğer ülkelerle ikili ilişkilerde ve kültürler arası etkileşimde bir araç olarak kullanmasının yanı sıra gastro- turizm faaliyetlerini de kapsamaktadır. Gastro-diplomasi kavramı, mutfak kültürünün yanında ilgili ülkenin yeme içmeye yönelik ürettiği birçok ürünü de içine almaktadır. Ülkemizi bugün bu bağlamda yurtiçinde ve yurtdışında temsil eden birçok kurum, kuruluş ve müesseseden bahsetmek mümkündür. Ama bugünkü hikâyemizin kahramanı Natalia Melnikova.  Kendisi aslında biraz da sıra dışı bir girişimci, bir Türkiye sevdalısı. 

Rusya’da sigorta şirketinde çalışırken ailesiyle birlikte 2018 yaz mevsimi Marmaris’e tatile giden Natalia Hanım, Türk yemeklerinin ve de özellikle Türk gıda ürünlerinin lezzetini keşfeder. Özellikle Türk helvası ve Türk kahvesinin tadına adeta hayran kalır ve bu ürünlerden Rusya’ya hediyelik götürür. Hediyeliklere rağbet olduğunu görünce bu ürünleri Türkiye’den getirip satmaya karar verir. Yine aynı yıl bazı Türk gıda firmaları ile sözleşmeler imzalar ve bu ürünleri Ufa’daki bazı işletmelere vermeye başlar. İlk alıcılar Ufa'daki küçük mağazalar ve yerel perakende zincirleri olur. Kısa bir sürede ürünler tanınır hale gelir ve bu vesile ile de yılbaşı fuarlarına katılma kararı alır. Bu fuarlarda ürünlerin tadımlıkları müşterilere sunulur ve Türk markası gıda ürünleri büyük ilgi görür. 2019 yılı itibarıyla Natalia Hanımın Türkiye’den getirttiği ürünler büyük rağbet görür ve bu sefer de ürün çeşitliğinde artışa gidilir. Müşteriler kahve ve helvadan sonra zeytin, zeytin yağı, çay, salça ve diğer başka geleneksel Türk ürünlerini de sormaya ve talep etmeye başlarlar. Bunun üzerine talep edilen ürünler de satışa sunulur. 

Artık bir sonraki adım Türk ürünlerinin satıldığı ve ikram edildiği bir mağaza açmaya gelmiştir. Peki mağazanın adı ne olacaktır? Gönlünü Marmaris’in büyülü yeşil doğasına ve masmavi denizine kaptıran Natalia Hanım hiç düşünmeden mağazanın adının Marmaris olmasını ister. Mağazanın logosu için mavi renk ve Türkiye'nin geleneksel çiçeği lale tercih edilir. Artık 2020 yılında Ufa’daki ilk Türk mağazası misafirlerini ağırlamaya hazırdır. Natalia Hanım için öncelik çok ürün satıp daha çok para kazanmak değildir. Onun birinci önceliği gönlünü kaptırdığı Türkiye ve Türk insanlarının geleneklerini ve yaşam tarzını en iyi biçimde temsil etmektir. Kendisi ile yaptığımız görüşmede düşüncelerini “Ana değerlerimiz her zaman ürünlerin kaliteli olması ve misafirlerimizin yüksek kaliteli ürünleri tanıması olmuştur. Bu mekânı açarken insanların Türkiye'de karşılaştıkları lezzetleri hatırlamalarını, kendilerini iyi hissettikleri bir yere geldiklerini düşünmelerini istedim. Türkiye’de tatil yapan ve Türkiye’yi tanıyan Rus vatandaşlarının kendi ülkelerine döndükten sonra geleneksel Türk ürünlerimizle Türkiye'nin misafirperverliğini ve atmosferini burada canlı tutmaya çalışıyoruz!” şeklinde aktardı.

Natalia Melnikova, Ocak 2023'te Art-kvadrat'ta bir Türk gıda mağazası açma teklifi alır. Art-kvadrat, Ufa'nın tarihi merkezinde modern bir mekân. Burada her zaman çok sayıda misafir ve şehrin sakini zaman geçirir. Ve böylece, Mayıs 2023’te, Türk insanın misafirperverliğini ve geleneksel gıda kültürünü Rus halkıyla buluşturmak için Marmaris mağazasının ikinci şubesi hayat geçer.  Natalia Hanım görüşmemizde duygularını, “Kadere, bana böyle ilginç bir iş deneyimi yaşattığı için teşekkür ediyorum. Her yıl uluslararası sergileri ziyaret ediyorum, yeni iş ortaklarıyla tanışıyorum, Türk ürünleri ve kültürü hakkındaki bilgimi genişletiyorum. Faaliyetime başlayalı neredeyse 7 yıl oldu, ancak bu alana olan ilgim azalmadı. Marmaris mağazamızda misafirlerle çalışmak ve iletişim kurmak beni çok mutlu ediyor!” şeklinde ifade etti.

Natalia Melnikova yaptığı işle Türk ve Rus halkları arasında birlik, kardeşlik, barış ve sevgi köprülerinin atılması için her sabah sevgi ve büyük bir azimle Marmaris mağazasının kapılarını misafirleri için açıyor. İşini çok seviyor ve Marmaris mağazasına gittiğinizde Türkiye’den geldiğinizi duyduğu an tüm misafirperverliği ile Türk kahvesi ve Türk lokumu ikram etmeden mağazadan ayrılmanıza müsaade etmiyor. Kendisi yaptığı işle Türkiye ve Rusya arasındaki adeta gönüllü bir elçi gibi. Ufa’ya gittiğinizde mutlaka buraya uğrayın ve kendisinin ikram ettiği sıcak kumda pişirilmiş Türk kahvesinin tadına bakın.