Eskişehir Durum Reklamı
DOLAR 34.53 ₺
EURO 36.51 ₺
G.ALTIN 2,955.00 ₺
Ç.ALTIN 5,028.69 ₺
ATA 20,791.38 ₺
BİLEZİK 2,804.99 ₺

Tuğçe Demir

Tuğçe Demir

DAĞILMIŞ AİLE DEĞİL, TEK EBEVEYNLİ AİLE

Yayınlama: 2 Ekim 2024 Çarşamba 18:37 Okunma: 151

DAĞILMIŞ AİLE DEĞİL, TEK EBEVEYNLİ AİLE

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre kesinleşen boşanma davaları sonucunda 2023 yılında 171 bin 881 çift boşanırken 171 bin 213 çocuk velayete verildi. Boşanma davaları sonucu, çocukların velayetinin çoğunlukla anneye verildiği görüldü. Çocukların velayetinin 2023 yılında %74,9'u anneye, %25,1'i babaya verildi. Verilere göre Türkiye’de de olduğu gibi pek çok ülkede boşanma oranları ile birlikte tek ebeveynli ailelerin de arttığı söylenebilir. Hal böyle olunca geleneksel yaşamdan modernleşmeyle doğru olan değişim sürecinin çıktıları yeni aile türlerinin oluşumuna yol açmaktadır. Bu yeni aile biçimlerinden olan tek ebeveynli ailenin varlığını yaygınlaştıran en önemli durum ölümlerin ya da ebeveynlerden birinin sürekli yokluğunun yanı sıra artan boşanmalardır. Bu aile türünü yalnızca anne ya da yalnızca babası ile yaşayan çocuk veya çocuklar olarak tanımlayabiliriz. Günümüzde anne ya da babasıyla tek ebeveynli ailede büyüyen çocukları şans sahibi olarak görmemize sebep olan bir diğer durum ise hala, dayı, anneanne, babaanne ile yaşamlarına devam eden çocukların varlığıdır. Bu çocuklar için de tek ebeveynli aile tanımlaması sayesinde “dağılmış aile” “çocuğuyla ortada kalmış kadın” ya da “annesiz/babasız aile” gibi yargılayıcı terimler ortadan kalkmaktadır. Öyle de olmalı ki, hiçbir birey anne-babasız kalsın diye çocuk sahibi olmaz, dağıtmak için de aile kurmayacağı herkes tarafından kabul edilebilir.

                                 Haber Resmi

Hayatın her alanında olduğu gibi boşanma durumunda da ebeveyn olarak sahiplenmemiz gereken bazı sorumluluklar son derece kesin ve nettir. İnsan yuva kurarken aldıkları evlenme kararını boşanma ihtimalini ve bu hakka sahip olduklarını bilerek alabilirler. Fakat anne-baba olmadan önce evliliğin bitmesi durumunda ebeveynlik görevlerinin devam etmesi zorunluluğunu ve boşanmanın çocukla değil yalnızca eş ile olabileceği gerçeğini tam anlamıyla içselleştirmek gerekir. Fark edilir ki kanunlar ile korunan kriterin yalnızca çocuğu için ödediği/ödemediği nafakanın değil anne-babalık görevlerinin tam anlamıyla sağlıklı bir şekilde yerine getirilip getirilmediği üzerine de denetim mekanizmaları sağlamak, boşanmış birçok bireyi onu bekleyen ebeveynlik görevine teşvik edecektir. Boşanma münasebeti ile şekillenen tek ebeveynli ailede çocuk, velayet annedeyse baba, babadaysa anne tarafından yalnızca maddi imkan sağlanarak tatmin edilmeye çalışılabilir. Hayat her yönüyle akar, ancak durum ne olursa olsun çocukların yalnızca sponsora değil anne-baba sevgisine her şeyden daha çok ihtiyaçları vardır. Eski eşinden intikam almak için istemsiz de olsa çocuğunu cezalandıran babalar, babasıyla görüşmek istemeyen annesinden mahrum kalan çocukların varlığı ancak ebeveyni bilinçlendirme yoluyla izlerini kaybetmeye başlar.  Evlilikler her ne şekilde bitmiş olursa olsun ebeveyn olma yükümlülüğü, iş birliği sayesinde ve “yaşam boyu” devam ederse etkin bir şekilde işlevini yerine getirebilir.

                             Haber Resmi 

Tek ebeveynli aile yaşamını kadın-erkek bağlamında yorumlamak, velayeti annede olan çocuk sayısının çok daha fazla olduğunu hatırlama önceliği taşır. Bunun yanı sıra kadının yaşam koşullarına ayak uydurabilmesi (ekonomik, sosyal, duygusal, psikolojik, toplumsal) zorluklarla baş etme becerisi toplum ya da “el alem” tarafından fark edilmesi zor ve ince bir detaydır. Aynı “el alem” kadının tek başına büyüteceği bir çocuğu olduğu için ikinci bir evlilik yapma kararını ayıplayarak karşılayabilir. El alemin başlıca özelliğidir; alkışlamaz, kadının kendisi için verdiği ilk kararda kınama bayraklarını çekmeyi görev edinebilirler.  Erkek perspektifinden bakıldığında ise (sözü gereğini yerine getirenlerden uzak tutarak) uzun yıllar boyunca çocuğunun velayetini almış olması ebeveynlik görevlerini yerine getirmeden de alkış toplayabilir. Çünkü kadın, toplumun gözünde “bakım vermek” zorundadır. Bu zorundalığın tek ebeveyn olma rolü ile bezenmesi durumunda kadından beklenenler farklılaşır. Tek ebeveyn rolünü üstlenmiş kadın, özel hayatı için aldığı her kararda başına buyruk ilan edilir. Erkek ise “her yere sığamaz” hayatı çok sayıda çocuğu olsa bile keyfi hiç bozulmadan devam etmelidir.Ben değil, el alem öyle söylüyor.