İlk olarak Eskişehir’de Sarıcakaya’da planlanan altın-gümüş madeni çalışmalarına ilişkin Candemir, bu konuda uzmanların ve bilim insanlarının tartışmalarının önemine vurgu yaptı. Mevcut durumda maden çıkarılmasının nasıl olacağının ve bunun Eskişehir ve Türkiye ekonomisine olası faydalarının tartışılması gerektiğini belirten Candemir, "Bu konuda siyasi bir bakış açısı değil, bilimsel ve gerçekçi bir yaklaşım benimsemeliyiz" şeklinde konuştu. Candemir beraberinde, yer altı kaynaklarının doğru şekilde kullanılması gerektiğini ancak çevreye zarar verilmeden hareket edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Türkiye'de altın ihracatının üst seviyede olmasına rağmen altın ithalatının da çok fazla olduğuna dikkat çeken Candemir, şu ifadeleri kullandı: "siyaseti bu işin malzemesi yapmanın ötesine geçmemiz gerekiyor. Biz, maden çıkarılsın ya da çıkarılmasın noktasında değiliz. Doğru olan neyse, Mihalgazi ve Sarıcakaya'da Türkiye'nin yararına hangi karar alınması gerekiyorsa o alınmalı."

Eskişehir’in farklı bir yapıya sahip olduğuna dikkat çeken Candemir, şehrin ön plana çıkmasında üniversitelerin katkısına vurgu yaptı. "Anadolu Üniversitesi, Osmangazi Üniversitesi ve yeni kurulan enstitüler Eskişehir’i farklı bir noktaya taşımaya devam ediyor," diyen Candemir; Eskişehir’in hem öğrenci hem de sanayi kenti olarak gelişmesi gerektiğini belirtti. "Emeği yoğun bir sanayiden ziyade katma değeri yüksek teknolojik ürünlerin üretildiği bir sanayiye sahip olmalıyız." diyen Candemir, dünyanın gidişatı bu yönde olduğunu ve Eskişehir'in de havacılık ve raylı sistemler açısından önemli bir altyapı ve potansiyele sahip olduğunu aktardı. Candemir bunun dışında eğitimde de bir ara eleman sıkıntısı yaşandığını ifade etti. Bunun için nitelikli üniversitelerin açılması gerektiğine değinen Candemir, "Çok sayıda üniversite yerine nitelikli üniversiteler açarak nitelikli öğrenciler yetiştirmeliyiz," dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gündemde büyük yankı uyandıran son açıklamalarına da değinen Candemir; bu açıklamaların Türk milliyetçiliği çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Terörle mücadeledeki mali kayıplara da dikkat çeken Candemir, "Türkiye’nin teröre harcadığı bütçe 3 trilyon dolar civarında. Bu harcamalar kalkınmaya dönseydi, neyi paylaşamıyoruz?" dedi. "Başkanımızın açıklamaları, kimlerin kimlerle iş tuttuğunu ve Kürt vatandaşlarımızı temsil ettiğini iddia eden partilerin kimlerin güdümünde olduğunu gösterdi" diyen Candemir, Bahçeli’nin açıklamalarını savunduklarını ve bu noktada milliyetçi bir bakış açısıyla hareket edilmesi gerektiğini vurgulayarak "biz Genel Başkanımızın arkasındayız. Türkiye’de ayrım yok; Türk, Kürt, Laz, Çerkez hepimiz biriz," ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in geçtiğimiz gün Eskişehir'de katıldığı bir etkinlikte yaptığı "Eskişehir'i nasıl yönetiyorsak Türkiye'yi de öyle yöneteceğiz" açıklamasına karşılık olarak ise şu ifadeleri kullandı: "Türkiye'yi Allah korumuş. 25 yıldır CHP'nin Eskişehir'i nasıl yönettiğini hepimiz yaşayarak biliyoruz. Trafiğin bitmediği, kentsel dönüşümün olmadığı, otopark sorununun zirve yaptığı bir şehirde yaşıyoruz." 25 yıldır CHP yönetimindeki Eskişehir'de şehrin temel sorunların çözülmediğinin altını çizen Candemir, "Kentsel dönüşüm konusunda yıllarca direnildi. CHP’li belediyeler, Yeşiltepe’deki sorunları bile anca çözebildi." dedi. Ayrıca depreme hazırlık ve afet yolları konusunda herhangi bir adım atılmadığını belirten Candemir, "Dünün güneşiyle bugünün çamaşırını kurutamazsınız," diyerek daha güvenli bir Eskişehir için merkezi hükümet, belediyeler, üniversiteler ve vatandaşların iş birliği yaparak kentsel dönüşümü hızlandırması gerektiğini söyleyerek açıklamasını noktaladı.