Meclis'in Gündemi Yine Kentsel Dönüşüm
Odunpazarı Belediyesi Ekim Ayı Meclis Toplantısı Başkan Kazım Kurt öncülüğünde gerçekleşti. Mecliste 16 gündem maddesi bir sonraki toplantıda görüşülmek üzere ilgili komisyonlara gönderildi. Bir sonraki meclis toplantısı 4 Ekim Cuma günü gerçekleşecek.
AK Parti Grubunda Komisyon Üyeleri Yeniden Belirlendi
31 Mart Yerel seçimlerinde AK Parti listesinden Odunpazarı Belediyesi Meclis üyeliğine seçilen Mustafa Enes Süzen ve İsa Melih Batur AK Parti Meclis üyeliğinden istifa ederek mecliste MHP Grubunu kurdular.
Bunun üzerine toplantıda komisyon üye seçimi gerçekleşti. İmar Komisyonu için AK Parti'den Mehmet Kepez, Çevre Sağlık ve Sosyal İşler Komisyonu için Yusuf Kavaklı seçildi.
Gündem dışı konuşulan konularda; okullarda yaşanan temizlik sorunları, bağış iddiaları, şehrin altyapı sıkıntıları ve Mamuca'da yapılacak olan TOKİ konutları hakkında tartışıldı.
"Okullarda öğretmenler hizmetli gibi temizlik yapıyorlar"
Gündem dışı söz alan ve okullardaki temizlik personel eksikliğine, hijyen problemlerine dikkat çeken CHP'li Meclis Üyesi Ali Haydar Çelik, şöyle konuştu:
"Eğitim öğretim sistemi bu yıl başladı ama maalesef çok da sancılı başladı. Çağ atladığımız şu günlerde okullarda öğretmenler hizmetli gibi temizlik yapıyorlar. Şu anda okulların yarısında hizmetli yok. Okullar pislikten geçilmiyor. Okullarda çocuklarımız ve öğretmenler için sağlıksız koşullar kurulduğu için okullar, onların çeşitli hastalıklara yakalanmasının zemini haline gelmiş durumda. Bu sürekli gözden kaçırılıyor. Bir diğer kötü bir uygulama da şu; hizmet ve arayış adı altında 7 bin liraya hizmetli çalıştırmaya çalışıyorlar. Bunların sigortası da yok. Sadece sağlık sigortasıyla işsiz, muhtaç grubun mağduriyetini daha da artırarak gel 7 bin liraya çalış diyorlar. Bununla da bir ay geçinebilirsen geçin diyen, emeği aşağılayan, ülkedeki işsizleri aşağılayan, onların çaresizliğini bu şekilde kullanmaya çalışan anlayışı da şiddetle kınıyorum."
"Seçim öncesi verilen sözler şu anda uygulanmıyor"
Okullarda yaşanan sıkıntılar özelinde konuşan CHP Grup Başkan Vekili Emre Genç, "Hükümet ailelerden para alınmayacak dese de ailelerden para alındığı duyumlar duyduk. Okullardaki çocuklar bizim çocuklarımız, özellikle diyanet başkanlığı bütçesi milli eğitimin bütçesinin önğndeyken bunu sorgulamak lazım. İstihdam sağlıyoruz diyerek bunu çok basit bir yere koymak doğru değil. Daha önce de sorunlar yaşandı çocuklar okullara aç gitti. Seçim öncesinde söz verilen Milli Eğitim uygulamalarının şu anda uygulanmadığını görüyoruz" dedi.
AK Parti'li Kepez: Hiçbir okulumuz temizlik anlamında sıkıntı çekmemekte
Okullardaki temizlik sorunları ile ilgili CHP'li meclis üyelerine cevap veren AK Parti Grup Başkan Vekili Mehmet Kepez, "Her yerde hiçbir şey dört dörtlük olmaz. Belediyede de dört dörtlük yürüyor diyemeyiz. Bir takım aksaklıklar oalbilir. Eğitim başladığında sıkıntılar oldu ama şu anda okullarımızda geçen hafta 30 bin temizlik personeli alındı ve tam zamanlı oalrak işe alındılar, sigortaları yatmıyor diye bir şey doğru değil. Toplamda 143 bine yakın personeli çalışmakta. Eksikler zamna içerisinde giderilecektir. Şu anda hiçbir okulumuz temizlik anlamında sıkıntı çekmemekte. İl Başkanınız 'hükümet bu işi beceremiyor, biz belediyeler yaparız' diyor nasıl yapacaksınız? Bu siyasi şov malzemesi oalrak 'yapamıyorlarsa biz yaparız', bütün okulları Büyükşehir'e bağlayalım" diye konuştu.
Başkan Kurt: Devlet kaçak işçi çalıştırmasın
Çelik'in söylemleri üzerine AK Parti'li Meclis Üyesi Özlem Ünalır, 7 bin liraya çalıştırılan işçilerin ayda 30 gün değil 12 gün çalıştığını ve bunun da bir istihdam olduğunu söylemesi üzerine Başkan Kazım Kurt, "Devlet kaçak, yarım işçi çalıştırmasın. bu devlet 85 milyona iş bulmakla mükellef. İnsanlar 30 gün çalışmalı" dedi.
"Biz hazırız, yapabildiğimiz kadarını yaparız"
Başkan Kazım Kurt, şöyle devam etti:
"Son 22 yılın sorumlusu sizsiniz. Keşke eleştirebilseniz bazı olumsuzlukları. Okullar niçin tartışılıyor? ülkeyi düzgün idare eden bir yönetim okulların eylülde açılacağını bilir hizmetlisini, öğretmenini, kitabını alır. Şartlı eğitim ve şartlı sağlık diye bir şey çıkardınız bu dönem. İlk öğretime devam eden erkek öğrenci için 90, kız öğrenciye 100 TL ortaöğretime giden erkek öğrenciye 130, kız öğrenciye 150 TL'ye diye. Bir tost 50 lira. Çocuklarımız okula aç gitmesin. Milli Eğitim okulların bizimle işbirliği içinde olmasına engel oluyor. Verdiğimiz konferansları iptal ettiler, bir daha gelmeyin dediler. Bizim o okulun bahçesini temizlememizle kimin babası CHP'li olacak. Bu çocukların sınıfları temizlenmedi ve problem oldu. Meseleyi haftada 3 gün insan çalıştırıyoruz, çözüyoruk diyerek insan haklarına aykırı bir durum yok. 30 gün çalıştıralım. İŞKUR'un burada düzgün bir duruş sergilemesi gerekiyor. Bunu savunmayın. Okul müdürünün odunpazarı belediyesini muhattap alarak yazı yazmasını istiyoruz. Biz hazırız, yapabildiğimiz kadarını yaparız. Odunpazarı belediyesi bütçesinin, tasarruf genelgesinin el verdiğince elimizden geleni yaparız ama Milli Eğitim ve Okul müdürleri bu konularda olumlu davranmıyor."
"Parası olan istediği gibi eğitim aldı"
Bazı okullarda bağış adı altında alınan paralar olduğunu da söyleyen Çelik, "Özellikle merkez okullarda ailelerden 20-50 bin lira gibi rakamlar talep edildi ve alındı. Yani çocuklarının okula gidebilmesi için aileler böyle bir parayı sanki özel okula gönderiyormuş gibi çocuğunu devlet okullarında vermek zorunda kaldılar. Merkez okullara karı koca çalışan aileler gelebildi, ekonomik durumu iyi olan aileler çocuklarını verebildi ama 71 Evler'de, Çamlıca'da, Emek'te ve benzeri kenar mahallelerde, ekonomik sıkıntısı olan ailelerin, çocukların durumunu kimse düşünmüyor. Eğitimde fırsat eşitliği olmadığı için parası olan istediği gibi eğitim aldı" şeklinde konuştu.
"4 bin hane sizin yüzünüzden büyük mağduriyet yaşayacak"
Mamuca'da yapılması beklenen TOKİ konutlarını da meclise taşıyan Çelik, "Burada belediyeden ruhsat almadan yasanın arkasından dolanarak kaçak olarak bu binaları yapıyorsunuz. Orada yapılan, belediyeden kaçırılarak yapılan uygulama sonucunda oraya yerleşecek 4 bin hane, sizin yüzünüzden büyük mağduriyet yaşayacak. Buraya konteynerler nasıl konacak, belediyeler tarafından hizmet nasıl yürütülecek?" ifadelerini kullandı.
"700 bin esnaf kepenk kapattı bunun sebebi Odunpazarı değil"
Gelirleri Eskişehirspor'a verilmek üzere belediyeler tarafından düzenlenen ve düzenlenecek olan festivallerin eleştirilmesine yönelik ise Genç, şunları söyledi:
"Gündem eskişehirspora yapılan destekler. Elinizi taşın altına koydunuz ve yardım içine koydunuz. Belediye bütçesi içinde nakdi olarak yapmak mümkün değil. Esnaf odaları ve ve ticaret odası bir serzeniş içerisinde; 'eyvah esnaf yandı' diye. Esnaf zaten kan ağlıyor. bunun çözümünde samimiysek topyekün bununla mücadele etmemiz gerekiyor. 700 bin esnaf kepenk kapattı. Bunun sebebi Odunpazarı'nın Eskişehirspor için yaptığı bir uygulama değil."
"600 milyon lira borç 255 festival demek"
Eskişehirspor'a destek için yapılan eleştirilere son noktayı koyan Başkan Kurt, "Diyorsunuz ki Eskişehirspor'un arsasına kat verin kurtulsun. ya eskişehirsporu ben mi borçlandırdım? bunu diyenler borçlandırdı, 600 milyon lira. Gelin bir kulüp kuralım dedim, beni linç ediyorlardı. Şimdi Eskişehirspor'a katkı sağlayacak bir imkan yaratmaya çalışıyoruz 600 milyon lira borç 255 festival demek, işinize gelirse. Esnaf odalarımız, ticaret odaları bir araya gelsin bu işi çözsün, çözmüyorsa ben 255 tane festival yapacağım. Eskişehirspor'a arsa ver suç değil, kiraya ver suç olsun. Biz doğru iş yapmaya çalışıyoruz" sözlerine yer verdi.
"Hükümetin sıkıntılarını söylerken kendi sıkıntılarınızı da söyleyin"
Şehrin şiddetli yağmurlarda su baskınıyla karşı karşıya kalmasını eleştiren AK Parti'li Mehmet Kepez, şu ifadeleri kullandı:
"Dün yaşadığımız bir yağmurda şehrin ne hale geldiğini gördük. 25 yıldır şehri yöneten sizin partinizin altyapı ile ilgili ne yaptığını merak ediyoruz. Sevinç Mahallesi sel, Ertaş Caddesi göle döndü, şehrin merkezi göl oldu. Bunları söylediğimizde alınmayacaksınız. Bu sizin göreviniz değil ama siz Büyükşehir meclis üyesisiniz. Yağmur yağdığında her yeri sel basıyor, trafik felç oluyor, tramvay işlemiyor. Caddelerimiz ne yazık ki Venedik'e dönüyor. Şehrimiz 1 milyona yaklaştı. Eskiden yapılan altyapı, kanalizasyon yenilenmesi lazım. Hep hükümetin yaptığı işlerle uğraşacağınıza Odunpazarı'nın, Büyükşehir'in sıkıntılarını da söyleyin. Başkan Ünlüce, 'istiyorlarsa ESGAZ'ı, DSİ'yi de bize bağlasınlar biz hallederiz' diyor ama kendinize bağlı kurumların sorunlarını çözememişken bunları istemesi... Terzi kendi söküğünü dikemezken yüz kiloluk adama elbise dikmeye kalkarmış. Önce ESKİ'nin, Büyükşehir'in sorumluluk alanında olan sorunları çözün, trafik sorunlarını çözün."
"TOKİ kendi başına bağımsız bir Cumhuriyet gibi davranıyor"
TOKİ'nin Vadişehir'de yapmış olduğu çalışmalarda proje dışı uygulamar dolayısıyla vatandaşın mağdur olarak kendilerine ulaştığını aktaran Başkan Kurt, "TOKİ yasal olarak belli konularda yetkili bir kuruluş ama bu kente bir hizmet yapıyorsa belediyelerin işini bozmamalı. TOKİ kendi başına bağımsız bir Cumhuriyet gibi davranıyor. İmar planlarımızı da duvarların içine almış. Biz buraya nasıl hizmet getireceğiz? İmar yolunun önüne duvarı çekmiş kimse giremiyor buraya. Kamu kurumları belediyeleri yok saymasın. Belediye ile çalışma kültürünü anlasınlar. 2,13 yolu yükseltmiş, bi buraya nasıl kanalizasyon bağlayacağız? Grup Başkan Vekilim kimle görüşecekseniz görüşün, imar planlarına bakarak iş yapsınlar" şeklinde konuştu.
"Kentsel dönüşüm konusunda herkes kenara kaçıyor, benim partimdeki de kaçıyor"
Emek, Erenköy, Karapınar, Huzur Mahallelerinde yapılması beklenen kentsel dönüşüm tartışmaları konusunda ise Başkan Kurt, "Biz inşaata başladık görmüyor musunuz? Sorun var; sanayi çarşısı, gündoğdu, porsuk'un kenarı... Bunları aşmak için bize yardım etmezseniz. Jeolojik etüt şimdi mi lazım inşaatta mı lazım? neden plan yaparken bunu istiyor çevre ve şehircilik. Neden bize zorluk çıkartıyorsunuz? Sanki kentsel dönüşüm işi sadece Kazım Kurt'un sorunuymuş gibi bir algı var. O yüzden herkes kenara kaçıyor, benim partimdeki de kenara kaçıyor, 'Kazım yansın'. Eskişehir yanıyor. Hep birlikte olu Çevre ve Şehircilik'i ikna etmemiz lazım. Ben 3 günde bir yazıyorum'ne olacak bu Gündoğdu'nun hali, ne zaman yapacağız' diye. Özellikle dönüşüm konusunda samimiyet istiyorum. Belediyenin elinde yetki kalmadı ve ben TOKİ'nin hiçbir işine engel olamam çünkü yetkim yok"