Saadet Partisi Eskişehir İl Gençlik Kolları Başkanı Mücahit Ateş, düzenlediği basın toplantısında gündemdeki yeni anayasa tartışmalarına değindi. Ateş, “Yeni Anayasa niçin isteniyor? Demokratik bir Türkiye için mi, yoksa otokratik bir rejime zemin hazırlamak için mi?” diyerek mevcut sürece tepki gösterdi.

Mevcut anayasanın uygulanmadığını söyleyen Ateş, “Biz diliyle, içeriğiyle bugünü ve yarını kucaklayan, herkesin ‘İşte benim anayasam’ diyebileceği bir metnin yanındayız. Ancak önce mevcut anayasaya uyulmalı, eksikler daha sonra tartışılmalıdır. Eski anayasa hukuka uymamak için bahane, yeni anayasa ise iç politikayı dizayn edecek bir malzeme olmamalıdır” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı danışmanlarından bir ismin anayasa sürecine yön vermeye çalıştığını öne süren Ateş, “Bu kişi komisyonun başına atanmış bir kayyum gibi davranıyor. Kimse Meclis iradesinin üzerinde değildir, kimse Meclis’e yön veremez. Yeni Anayasa’dan bahsedenler önce bu kayyum zihniyetinden kurtulmalıdır” dedi.
“Gerçek gündem ekonomik buhran”
Konuşmasında ekonomik krize de değinen Ateş, Türkiye’nin vergi yükü altında ezildiğini belirtti. “Bu yıl sonuna kadar 12 trilyon 651 milyar lira vergi toplanacak, bunun yüzde 85’ini dar gelirliler ödeyecek” diyen Ateş, Hazine ve Maliye Bakanı’nın “az kazanandan az, çok kazanandan çok alacağız” sözlerinin önceki vergi sisteminin adaletsizliğini itiraf ettiğini savundu.
Kira gelirlerine yüzde 20 stopaj söylentisini hatırlatan Ateş, “Ev sahibine getirilen her yeni vergi, doğrudan kiraların artması anlamına gelir. Bunu görmek için ekonomi bakanı olmaya gerek yok” ifadelerini kullandı.
Bütçe gelirleri arasında para cezalarındaki artışı da eleştiren Ateş, “2025 bütçesinde vatandaşa kesilecek cezalardan 245 milyar lira gelir bekleniyordu. Ancak yılın ilk 6 ayında kesilen cezalar 921 milyar liraya ulaştı. İki yıldır enflasyon ve faiz hedeflerini tutturamayan iktidar, vatandaşa ceza kesmede hedefin dört katına çıktı” dedi.
Ateş son olarak, demokratikleşmenin ancak toplumun tüm kesimlerinin sürece dahil edilmesiyle mümkün olacağını belirterek, “Tutuklu başkanlardan, atama bekleyen öğretmenlere, adalet arayışında olan herkesi sürecin dışında değil, merkezinde görmek zorundayız” ifadelerini kullandı.