Parti adına açıklamalarda bulunan Yerel Yönetimler Başkanı Serdar Çavdar, Gündoğdu, Sevinç ve Yassıhöyük mahalleleri ile Alpu ilçesi gibi tesis çevresinde yer alan yerleşim alanlarının uzun süredir sağlıksız koku, kirli hava ve arıtılmadan doğaya bırakılan atıksuların yol açtığı tehlikelere maruz kaldığını belirtti. Çavdar, söz konusu durumun yalnızca çevresel bir sorun olmadığını, aynı zamanda kamu sağlığı, kamu zararı ve yönetimsel sorumsuzluk başlıkları altında ciddi bir kriz niteliği taşıdığını kaydetti.

Vatandaşların her ay su faturaları üzerinden ödediği atıksu arıtma bedelinin önemli bir gelir oluşturduğunu hatırlatan Anahtar Parti, bu kaynağın arıtma tesisinin modernizasyonu, kapasite artırımı ve çevresel zararların önlenmesi için kullanılmak üzere toplandığını ancak toplanan milyonlarca liralık gelirin hiçbir somut yatırıma dönüşmediğini vurguladı. Açıklamada, tesisin hâlâ ileri biyolojik arıtma sistemlerinden yoksun olduğu, koku giderim altyapısının bulunmadığı ve bu durumun halkın cebinden çıkan paranın karşılığını alamaması anlamına geldiği dile getirildi. Yaşanan sürecin yalnızca yönetimsel bir eksiklik değil, kamuya karşı ciddi bir ihmal olduğu vurgulandı.
Açıklamanın devamında tesisin teknik yetersizliklerinin sadece koku ve görüntü kirliliği oluşturmadığı, Sakarya Nehri’ne arıtılmadan bırakılan sularla su ekosisteminin tahrip edildiği, yer altı sularının kirlenmesiyle tarımsal üretimin tehdit altına girdiği ve kirli hava ile içilen su aracılığıyla halk sağlığının doğrudan tehlikeye atıldığı belirtildi.

Anahtar Parti, Büyükşehir Belediyesi’ne çağrıda bulunarak arıtma tesisinden kaynaklı tüm çevresel zararlar için şeffaf ve kapsamlı bir etki raporu yayımlanmasını, yıllardır toplanan arıtma paylarının neye harcandığının bağımsız denetime açılmasını, mevcut tesisin kapasitesinin yetersiz kalması durumunda ileri teknolojiye sahip yeni bir arıtma tesisi için derhal adım atılmasını ve tesis çevresinde yaşayan mahalle sakinlerinin şikayetlerinin dikkate alınarak halka açık istişare toplantılarının düzenlenmesini talep etti.
“Bu şehirde temiz hava, temiz su lüks değil, haktır” ifadelerine yer verilen açıklamada, Eskişehir’in çağdaş bir kent olmasının yalnızca sloganlarla değil, altyapı hizmetleriyle de gösterilmesi gerektiği kaydedildi. Halk sağlığını hiçe sayan bu yaklaşımın kabul edilemez olduğu belirtilirken, Anahtar Parti olarak Eskişehir’in havasını, suyunu ve insanını savunma kararlılığı dile getirildi. Açıklamanın sonunda ise, “Halkın vergileriyle yapılan ama halkın sağlığını tehdit eden bu sistem değişmelidir. Bu mesele yalnızca teknik değil, aynı zamanda bir vicdan meselesidir” denilerek kamuoyuna duyarlılık çağrısı yapıldı.