Dr. Özkavak, aile sağlığı merkezlerinde görev yapan hekim, ebe, hemşire ve diğer sağlık çalışanlarının hem çalışma koşulları hem de halkın aldığı sağlık hizmeti açısından ciddi bir çıkmazın içine sürüklendiğini belirterek, “Bugün buradan bir kez daha sesleniyoruz; aile sağlığı merkezlerinde işler iyiye gitmiyor. Ne biz sağlık çalışanları ne de hizmet verdiğimiz halkımız bu sistemden memnun” dedi.
“Sesimizi Duyurmak İçin 14 Gün İş Bıraktık”
Açıklamasında, sağlık emekçilerinin sorunlarını duyurabilmek için bir yıl içerisinde dört kez iş bırakmak zorunda kaldıklarını vurgulayan Özkavak, toplamda 14 gün süren bu eylemlere rağmen Sağlık Bakanlığı’nın taleplere kulak vermediğini ifade etti. Özkavak, “Sağlık Bakanlığı sorunları çözmek yerine cezalarla, performans adı altında yapılan kesintilerle sistemi yönetemez hale getirdiğini ilan ediyor” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
“Eziyet Yönetmeliği’ne Karşı Bir Yıldır Mücadele Ediyoruz”
30 Ekim 2024 tarihinde yayımlanan Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı itirazlarını daha yayımlanmadan önce dile getirdiklerini hatırlatan Özkavak, bakanlığın tüm uyarılara rağmen yönetmeliği hayata geçirdiğini söyledi. Performansa dayalı ödeme sistemiyle ücret kesintilerinin dayatıldığını, iş güvencesinin ortadan kaldırıldığını belirten Özkavak, “Çalışanları sevk memuruna, aile sağlığı merkezlerini çağrı merkezine dönüştüren bu düzenlemeyi ‘Eziyet Yönetmeliği’ olarak adlandırıyoruz” dedi.

“Performans Sistemi Ücret Vermek İçin Değil, Ücret Kesmek İçin Var”
Aşı, bebek ve gebe izleminden kronik hastalık takibine, reçete yazım oranlarından muayene sayılarına kadar birçok kriterin iş yükünü artırdığını ifade eden Özkavak, bu kriterlerin bilimsel temelden uzak olduğunu savundu. Alınan ücretin yaklaşık yüzde 60’ını oluşturan performans sisteminin amacının ödeme yapmak değil, kesinti yapmak olduğunu söyleyen Özkavak, “Bu sistemi kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Yüz Milyonlarca Lira Kesildi, Bu Para Nerede?”
Ebe ve hemşirelerin tavan ödeme gerekçesiyle, aile hekimlerinin ise bordro bilgilerinin gizlenmesi yoluyla ciddi kesintilere maruz kaldığını belirten Özkavak, Sağlık Bakanı’na doğrudan seslenerek, “Son bir yılda ücretlerimizden kestiğiniz yüz milyonlarca lirayı ne yaptınız?” diye sordu.
“Vaadedilen ASM’ler Nerede?”
Sağlık Bakanı’nın bir yıl önce aile hekimlerine ayrılan sürenin artırıldığını ve her yıl bin aile sağlığı merkezi yapılacağını söylediğini hatırlatan Özkavak, bu vaatlerin hayata geçirilmediğini dile getirdi. TBMM’de yapılan bütçe sunumunda 1202 tesisin hâlâ yatırım programında olduğunun ifade edildiğini aktaran Özkavak, “Bir yılda vadettiğiniz bin aile sağlığı merkezi nerede?” sorusunu yöneltti.
“Eğitim Var, Donanım Yok”
Bağışıklama eğitimlerinin önemine dikkat çeken Özkavak, bu eğitimlere rağmen gerekli altyapının sağlanmadığını belirtti. Aşı Takip Sistemi donanımının, aşı dolaplarının ve ısı takip sistemlerinin verilmediğini söyleyen Özkavak, HPV aşısının Aralık ayında uygulanacağının açıklanmasına rağmen bu uygulamadan vazgeçilip vazgeçilmediğini de sorguladı.
“Tanı Koyuyoruz Ama Tedavi Edemiyoruz”
Birinci basamakta tanı koyulmasına rağmen tedavi süreçlerinin aksadığını ifade eden Özkavak, özellikle kanser taramalarında yaşanan gecikmelerin hastaları mağdur ettiğini söyledi. Aylarca beklemek zorunda kalan hastaların erken tedavi şansını kaybettiğini vurgulayan Özkavak, hem hastaların hem de sağlık çalışanlarının tükenmiş durumda olduğunu dile getirdi.
“Bu Yönetmelikle Daha Az Ücrete Daha Ağır Çalışma Dayatılıyor”
Sürekli veri girişi yapmak zorunda kaldıklarını, ay sonunda ne kadar ücret alacaklarını bilmediklerini söyleyen Özkavak, mevcut ücretlerle geçinmenin mümkün olmadığını ifade etti. Özkavak, “Bu yönetmelikle hedeflenenin, sağlık emekçilerinin daha az ücretle, daha ağır koşullarda çalıştırılması olduğu artık açıktır” dedi.
“Haklarımız ve Halkın Sağlık Hakkı İçin Mücadele Sürecek”
Sağlık çalışanlarının taleplerini de dile getiren Dr. Birtürk Özkavak, eşit, ücretsiz ve nitelikli birinci basamak sağlık hizmeti sunmak istediklerini belirtti. Performansa dayalı olmayan, emekliliğe yansıyan tek kalem ücret, vergi kesintilerinin düşürülmesi, kamu tarafından donanımı sağlanan güvenli aile sağlığı merkezleri ve baskıdan uzak bir sağlık yönetimi talep ettiklerini vurgulayan Özkavak, “Sağlık çalışanlarının hakları ve halkın sağlık hakkı için mücadelemizi sürdüreceğiz” sözleriyle açıklamasını tamamladı.