Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından 1999'da 21 Şubat, "Uluslararası Anadili Günü" olarak ilan edilmiştir. Bu gün, çok dilliliği ve kültürel çeşitliliği desteklemek amacıyla 2000 yılından bu yana kutlanmaktadır. 21 Şubat, aynı zamanda Bangladeş’teki Bengali Dili Hareketi'ne katılan ve polisle çatışan üniversite öğrencilerinin hayatını kaybetmesinin yıl dönümüdür.
UNESCO'ya göre, dünyada 7 binden fazla dil konuşulmakta ve bunların yüzde 40'ı yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Türkiye'de ise 18 dilin yok olmuş veya yok olma tehlikesi altında olduğu belirtiliyor. Çocukların gelişiminde anadilinin büyük bir önemi vardır. Çocuklar, çevrelerinden ve ailelerinden aldıkları anadiliyle daha sağlıklı bir şekilde iletişim kurar ve öğrenme süreçlerinde daha başarılı olurlar.
Anadilinde eğitim alabilen çocukların okuma, yazma, düşünme ve ifade becerilerinde olumlu gelişmeler kaydedildiği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Çift dilli eğitim programlarında, dillerin birbirini besleyerek zenginleştirici bir etki sağladığı gözlemlenmiştir. Ancak, anadilinde eğitim hakkı bazen çeşitli engellerle karşılaşmaktadır.
Çocukların eğitiminde anadilinin kullanılmasının önemi, özellikle erken yaşlarda zekâ gelişiminin büyük ölçüde tamamlandığı 0-6 yaş döneminde daha belirgin hale gelir. Çocuğun anadili dışında bir dille karşılaşması, gelişim süreçlerinde zorluklar yaratabilir ve öğrenme becerilerini olumsuz etkileyebilir.
Bununla birlikte, anadilinde eğitim alamayan çocuklar, eğitim hayatlarında birçok zorlukla karşılaşmakta ve toplumsal yaşamda da çeşitli mağduriyetler yaşamaktadır. 21 Şubat Dünya Anadili Günü, bu durumun farkına varılması ve anadilinin özgürce yaşatılması gerektiğinin hatırlatıldığı önemli bir gündür.
