Soruşturmanın Detayları
Başsavcılık, İmamoğlu’nu "yargı görevini yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs" ve "adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçlamalarıyla ifadeye çağırdı. İmamoğlu’nun 31 Ocak Cuma günü saat 09.00’da ifade vermesi bekleniyor. Ayrıca savcılık, bu konuya ilişkin yazılı ve görsel medyada yer alan açıklamalarla ilgili de inceleme başlattı.
İmamoğlu’nun Açıklamaları: "Turpun Büyüğü Heybede"
Ekrem İmamoğlu’nun bugün düzenlediği ve "turpun büyüğü" olarak adlandırdığı basın toplantısı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişteki bir sözünü referans almasıyla dikkat çekti. İmamoğlu, basın toplantısında şunları söyledi:
- "Belirli bilirkişiler sistemli olarak her dosyada yer alıyor."
- "Olmayan raporlar iddianamelere giriyor, imzasız raporlarla suçlanıyoruz."
- "Eğer bir konu İBB’yi ilgilendiriyorsa, bilirkişiler hemen dosyaya dahil ediliyor."
Bu ifadeler, savcılığın harekete geçmesine neden oldu.
Şak, Tak ve Raporlar
İmamoğlu’nun "Şak diyorlar, tak diye rapor çıkıyor" ifadesiyle eleştirdiği bilirkişilik mekanizması, hem siyasi hem de hukuki tartışmaları alevlendirdi. Özellikle yerel yönetimle ilgili soruşturmalarda belirli bilirkişilerin sıkça görevlendirilmesi iddiaları, İmamoğlu’nun açıklamalarıyla bir kez daha gündeme geldi.
Hukuki ve Siyasi Yansıması
İmamoğlu’nun sözleri ve savcılığın açtığı soruşturma, yerel yönetimler ile merkezi yönetim arasındaki gerilimi yeniden artırdı. CHP kanadı, bu durumu İmamoğlu’na yönelik sistemli bir baskı olarak değerlendirirken, hükümet kanadı, İmamoğlu’nun bilirkişileri hedef göstererek hukuku zorladığını savunuyor.
Bu Süreç Nereye Gider?
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ifade vermesiyle birlikte sürecin yargı boyutunda nasıl ilerleyeceği merak konusu. Ancak bu gelişme, yaklaşan seçim dönemi öncesinde İmamoğlu’nun adının bir kez daha gündemin merkezine yerleşmesine neden oldu.
Adalet ve hukuk tartışmalarının iyice alevlendiği bu dönemde, hem siyasi hem de toplumsal cephede bu olayın etkilerinin nasıl şekilleneceğini hep birlikte göreceğiz.