Gündemin dokuzuncu maddesi üzerine söz alan CHP Meclis Üyesi Erdoğan Aydoğmuş, söz konusu alanın imar durumu ve devam eden yargı süreci hakkında açıklamalarda bulundu. Aydoğmuş konuşmasında, alanın imar planlarında “hastane alanı” olarak belirlendiğini ve dava süreci sonuçlanmadan farklı bir kullanım kararının alınmasının doğru olmayacağını vurguladı.

CHP’li Aydoğmuş şu ifadeleri kullandı: “Oraya park açısından yaklaşmak gerekir. Birincisi, söz konusu alanın hemen yanında yer alan, yaklaşık 3.600 metrekarelik bir taşınmaz bulunmaktadır.
Bu anlamda, eğer bu alanda bir eğitim tesisi yapılacaksa, mevcut alan istimlak edilerek (kamulaştırılarak) yapılabilir. Halbuki çekme mesafelerinden sonra, kalan yaklaşık 2.000 metrekarelik kısım inşaat alanına aittir. İkinci husus, değerli arkadaşlar. Burası hakkında 22.01.2025 tarihinde dava açılmıştır. Bu dava, 1/5000 ölçekli plana karşı açılmış bir davadır; yani 1/1000 ölçekli plana değil. Dava, Büyükşehir Belediyesi’nin onaylamış olduğu 1/5000 ölçekli nazım imar planına açılmıştır. Mahkeme, davayı gerekçeli olarak incelemiş ve süresi içinde açılmadığı gerekçesiyle usul yönünden reddetmiştir. Daha sonra dosya Bölge İdare Mahkemesi’ne taşınmıştır. Bölge İdare Mahkemesi de yürütmeyi durdurma talebini reddetmiştir. Bizim burada yaptığımız tespit şudur. Burası, 15.06.2020 tarihinde onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planında ‘hastane alanı’ olarak belirlenmiş bir taşınmazdır.
Bu nedenle, biz burada ‘milli eğitim alanı’ olarak bir düzenleme yapamayız. Çünkü 1/5000’lik planda burası hastane alanıdır ve dava süreci hâlâ devam etmektedir. Eğer mahkeme, 1/5000’lik planı iptal ederse, biz o karara istinaden Büyükşehir Belediye Meclisi’nde planı revize ederiz. Mahkeme iptal yönünde karar verirse, 1/5000’lik plan yeniden düzenlenir; ardından 1/1000’lik plan da mahkeme kararına uygun şekilde yeniden hazırlanır. Şu anda dava Eskişehir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin yetkisinde olan bir konudur. Yani biz burada ‘milli eğitim alanı’ kararı alırsak, bu karar 1/5000’lik plana aykırı olacaktır. Mahkeme süreci tamamlanmadan böyle bir değişiklik yapmamız doğru değildir. Mahkeme hangi yönde karar verirse, biz de o doğrultuda işlem yaparız. Ancak şu anda ortada kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmamaktadır. Bu nedenle İdare Mahkemesi’nin kararlarına uymak zorundayız. Bölge İdare Mahkemesi de 10.06.2025 tarihi itibarıyla süreci netleştirmiştir. Dolayısıyla konu Bölge İdare Mahkemesi’ndedir ve o doğrultuda hareket etmemiz gerekir. Bu durumda biz, hangi gerekçeyle burayı ‘milli eğitim alanı’ yapacağız? Bu konuda karar verebilmemiz için mahkeme sürecinin tamamlanmasını beklememiz gerekmektedir.”
Aydoğmuş, söz konusu taşınmazın hukuki süreci tamamlanmadan plan değişikliğine gidilmesinin 1/5000 ölçekli planla çelişeceğini belirterek, meclisin mahkeme kararını beklemesi gerektiğini vurguladı.