Açıklamasında bayramın kendileri ve Türk Milleti için buruk geçtiğine değinen Demir, özellikle son dönemde yaşananlara Türk Gençliği'nin verdiği tepkiyi anlamak adına geçmişten hafıza tazelemesiyle başladı.
BOP kapsamında bölge ülkelerinin işgâl ve teröre sürüklenerek rejim değişiklikleri yaşaması ve özellikle Suriye'nin dörde bölünerek güney sınırlarımızın istikrarsızlaştırılması ile bu süreçte ülke içerisinde Ergenekon ve Balyoz kumpas davaları, kozmik odaya sızma, Genelkurmay Başkanı'nın bir teröristin gizli tanıklığıyla terörden yargılanması, ilk açılım ihaneti, Habur rezaleti ve akabinde Hendek operasyonlarında verilen 793 şehit ve binlerce gazi ile FETÖ kalkışmasını hatırlattı.
Ayrıca nice felaketler ile son olarak 6 Şubat Depremlerinde yaşanan hadiselerin Türk Milleti'nin bu süreçteki öfkesinin patlaması olarak bahsetti.

Hasan Demir, 22 Ekim 2024 tarihinde Devlet Bahçeli'nin grup toplantısında İkinci İhanet Süreci'nin işaret fişeğini atması ve Mehmetçik Katillerine Af Yok mitingleriyle bu sürecin önündeki en büyük engel olarak görülen Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın hukuksuz biçimde tam 71 gündür süren tutukluluğunu hatırlattı.
Bahçeli'nin, Malazgirt Zaferi ile Anadolunun Türk varlığına kalıcı açılan kapısında Bölücü Terör Örgütü'nü kongreye çağırması ve son olarak İstanbul BŞB. Sn. Ekrem İmamoğlu ile çevresinin hukuksuzca tutuklanmasının bardağı taşıran son damla olduğunu söyleyen Demir, tüm bu hadiselere sayısız örneğin de eklenebileceğini söyleyerek bu gerekçelerden yola çıkan her görüş ve yaştan Türk Milleti'nin yaşananlardan yalnızca Gençliğe Hitabe'den vazife bildiğini söyleyerek sözlerini Gençliğe Hitabe'nin dizeleriyle tamamladı.
