Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversite ve lise öğrencileri, geçtiğimiz haftalarda binlerce kişilik kitlesel protestolarla sokaklara çıktı. Türkiye Komünist Gençliği (TKG) adına yapılan açıklamada, gençlerin neden sokağa çıktığı, ne talep ettikleri ve gelecek hayallerinin ne olduğu açık bir dille anlatıldı.
TKG adına açıklama yapan Bahadır Sökel, ülkedeki işsizlik, barınma ve beslenme sorunları, bilimsel eğitimden uzaklaşma ve çocuk işçiliği gibi birçok başlıkta gençlerin yaşadığı sıkıntılara dikkat çekti.
“Geçtiğimiz haftalarda binlerce arkadaşımızla birlikte sokaklardaydık,” diyen Sökel, “AKP zorbalığına boyun eğmeyen ve hâlâ cezaevinde tutulan arkadaşlarımızı selamlıyoruz. Derhal serbest bırakılmalarını talep ediyoruz,” ifadelerini kullandı.
Sökel’in konuşmasında genç işsizliğine özel vurgu yapıldı. TÜİK verilerine göre genç işsizliğin yüzde 30’a dayandığını belirten Sökel, “Sen istediğin kadar oku, çalış. Patron çocuğu değilsen ya da bir tarikata bağlı değilsen, işsizlikle baş başa kalıyorsun,” dedi.
Açıklamada üniversite öğrencilerinin yaşadığı barınma ve yemek sorunları da gündemdeydi. Sökel, “İnsana yakışmayan yurt koşulları, yemekhane kuyrukları, zehirlenme vakaları, kurtlu yemekler… Bunlar artık her öğrencinin gündelik hayatı oldu,” diyerek yaşanan tabloyu özetledi.
Liselerde ise eğitimin bilimden uzaklaştığını savunan Sökel, Milli Eğitim Bakanlığı'nın MESEM projesiyle lise öğrencilerinin sanayiye gönderildiğini ve çocuk işçiliğin meşrulaştırıldığını söyledi.
“Bu memleket bizim” diyen gençler, ülkeyi terk etmek yerine burada kalarak geleceği kurmak istediklerini vurguladı. Sökel, “Buradayız, ülkemize sahip çıkıyor, geleceğimizi kendi topraklarımızda var etmeye çalışıyoruz,” dedi.
Son olarak, gençliğin sadece tepkisel bir öfke ile değil, eşitlikçi, laik ve bağımsız bir cumhuriyet hedefiyle mücadele ettiğini belirten Sökel, şu çağrıyı yaptı:
“Eşitlikçi, laik, bağımsız bir Cumhuriyet için birleşmenin, okul okul örgütlenmenin vakti. Geleceğimizi kazanmak için mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz.”
