Eskişehir-Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Nazan Aksaray, 28 Nisan İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü kapsamında bir açıklama yaptı. Aksaray, işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında yaşanan ihmallere dikkat çekerek, iş cinayetlerinin önlenebilir olduğunu vurguladı.
Dr. Nazan Aksaray açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bugün 28 Nisan, İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü.
111 yıl önce, 28 Nisan 1914 tarihinde Kanada’da iş cinayetlerinde işverenin sorumluluğu ilk kez kayıt altına alındı ve bu tarih dünyanın pek çok ülkesinde anma günü olarak kabul edildi.
Aradan yüz yıldan fazla zaman geçmesine rağmen, işçi sınıfı hak gaspı, sömürü, düşük ücretle çalışma, iş kazası ve meslek hastalıkları gibi sorunlarla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.
Sermaye politikalarını rehber edinmiş siyasi iktidarların iş kazalarını ve iş cinayetlerini durdurmak için gerekli adımları atmaması, ödül niteliğindeki yargı kararları ve iş güvenliği tedbirlerini ekonomik yük olarak görmesi nedeniyle işçiler uzun çalışma saatleri, yetersiz beslenme, sağlık hizmetlerine erişim güçlüğü ve iş güvenliği eksikliği nedeniyle her yıl binlerce kayıp veriyor.”
Aksaray, Türkiye’deki güncel duruma da değinerek, iş cinayetlerinin boyutlarını rakamlarla aktardı:
“Ülkemizde geçtiğimiz yıl iş cinayetlerinde en az 1.897 işçi hayatını kaybetti.
2025 yılının ilk üç ayında iş cinayeti sayısı 447’ye ulaştı.
Geçtiğimiz ay kaybettiğimiz 145 işçinin 6’sı çocuktu. Dörtte biri 18-25 yaş arasında gençlerdi. 12 işçi ise 65 yaş üstündeydi.
Çocuklarımızın, gençlerimizin eğitim kurumlarında olması, yaşlılarımızın emeklilik dönemlerini huzurla geçirmesi gerekirken; yoksulluk ve iş cinayetleri cenderesine mahkum edilmişlerdir.”
İş cinayetlerinin önlenebilir olduğunu vurgulayan Dr. Nazan Aksaray, çözüm önerilerini de şöyle sıraladı:
“İşçi sağlığı ve iş güvenliği, kamusal bir anlayışla ele alınmalıdır.
Piyasa temelli kanun ve yönetmelikler değiştirilmelidir.
İşyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanlarının ücretleri, işverenlerden değil, sendikalar ve meslek örgütleri tarafından denetlenen bir devlet fonu aracılığıyla ödenmelidir.
Dış denetim yapan bakanlıkların müfettiş ve uzman sayısı artırılmalı, etkin bir denetim mekanizması kurulmalıdır.
İşverenlere caydırıcı ağır cezalar getirilmelidir.”
Aksaray, iş cinayetlerinin sıradanlaşmaması gerektiğini belirterek şu ifadelerle açıklamasını sonlandırdı:
“Çalışırken ölmeyeceğimiz, insanca çalışıp yaşayacağımız, sağlıklı ve güvenli çalışma koşulları için mücadelemizi büyüterek sürdüreceğiz. İş cinayetlerinde yaşamını yitiren tüm işçileri saygıyla anıyoruz.”
