Özellikle portrelerde yüz ve mimiklere odaklanan eserler üreten Kayatepe, eşinin ve arkadaşlarının teşvikiyle ilk kişisel sergisini açtı. Sergi, Oda Art Sanat Galerisi’nde yoğun ilgiyle karşılandı. Sanat yoluyla topluma dokunmak isteyen Kayatepe, çalışmalarını pes etmeden sürdürdüğünü vurguladı.
"Pes etmiyorum ve devam ediyorum"
Resim hobisine pandemi döneminde nasıl geri döndüğünü anlatan Bülent Kayatepe, “Pandemi zamanında evde kaldık ve sıkılmıştım. ‘Ne yapabilirim?’ diye düşündüm. Önceden resim yapıyordum ama zamanım yoktu. Aklıma geldi, tekrar başladım. Portrelerde yüz ve mimiklere odaklandım. İşitme engellilere uygun bir şekilde karşılaştıklarında sohbet ediyormuş gibi bir etkileşim sağlanabileceğini düşündüm. Sergi açmayı düşünmüyordum ama eşim ve arkadaşlarım teşvik etti. Oda Art Sanat Galerisi teklifte bulundu, kabul ettim. Çok duygulandım. Pes etmiyorum ve devam ediyorum, bana hep heves geliyor. Sulu boya tekniği ile yaptığım resimler de var. Karikatür çizimleri de yaptım” dedi.
"İşitme engelliyim diye düşünmüyorum"
Doğuştan işitme engelli olan Kayatepe, durumuna alıştığını belirterek, “İşitme engelliyim diye düşünmüyorum, bu konuda güçlüyüm. Sağlığım yerinde, resim yapıyorum, geziyorum. Herhangi bir problem yok. Üzüntü gibi görmüyorum, hiç düşünmüyorum. Her şeye alıştım” ifadelerini kullandı.
Mimarlıkla ilgili 14 yıl özel sektörde çalıştığını belirten Kayatepe, “Çizimlerimi Mühendisler Odası’na vermiştim. Orada üyeliğim, sözleşmemde kendi adımla imzam var. Görsel olarak düzeltmeler yapıyordum. Ancak iletişimde zorlandım. Tercüman yardımıyla sesle anlatım yapılıyordu ama bana göre değildi. Görsel olarak bir şeyler yapmak istiyordum. Mimarlıkta iletişimde keyfim olmuyordu. Keyif aldığım bir işi yapmaya karar verdim. Hem işitme engellilere de uygun olur diye düşündüm. Aslında işitenle işitme engelliler arasında fark yok” dedi.
Sanat galerisinden destek
Oda Art Galeri Kurucu Yöneticisi Özlem Kanat Örneksoy ise Kayatepe hakkında yaptığı değerlendirmede, “Sanat bir ifade, duruş ve anlatı biçimi. Bülent kendini boyalarla ve resimlerle ifade ediyor. Sanat onun için bir iletişim, etkileşim aracı. Sanatta erişilebilirlik ve ulaşılabilirlik çok önemli. Sanat herkes içindir. Sanatın toplumsal farkındalığı artırdığına inanıyoruz. Bülent, sanatın demokratikliğine ve herkes için olduğuna vurgu yapıyor. İlk kişisel sergisi galerimizde gerçekleşti, çok kalabalıktı ve büyük ilgi gördü. 2024 yılında Eskişehir Sanat Derneği’nden ‘En İyi Ressam’ ödülünü aldı. Galerimizdeki sanat köşesinde karikatür çizerek halkla buluşuyor. İnsanlarla iletişim halinde oluyor. Sanat iyileştirir, özgürleştirir ve bir etkileşim aracıdır. Bülent de bu anlamda sanatı çok güzel şekilde kullanıyor” ifadelerini kullandı.
