Açıklamada, Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun 2025 yılı Mayıs ayı itibarıyla açıkladığı verilere göre açlık sınırının 26 bin 500 lira, yoksulluk sınırının ise 81 bin 602 liraya ulaştığını belirten Sezgin, “Türk-İş’in yoksulluk sınırı verisi 81 bin 734 liradır. Bu rakamlar gösteriyor ki, bakanlar, vekiller ve yüksek bürokratlar hariç tüm memurlar yoksulluk sınırının altındadır. Asgari ücretle geçinen vatandaşlarımız ise açlık sınırına dayanmıştır” dedi.
En düşük maaşı alan memurun sadece Mayıs ayındaki enflasyon kaynaklı gelir kaybının 9 bin lirayı bulduğunu söyleyen Sezgin, gıda enflasyonunun yüzde 65’e ulaştığını, çarşı ve pazarda fiyatlara dokunmanın dahi zorlaştığını belirtti. “Asgari ücretli ve emekliler, kirasını dahi ödeyemez durumda” diyen Sezgin, ekonomik kriz ve enflasyonun halkın alım gücünü her geçen gün daha da düşürdüğünü vurguladı.
Hükümetin 2025 yılı için Orta Vadeli Program’da belirlediği yüzde 17,5’lik enflasyon hedefinin çöktüğünü söyleyen Sezgin, bağımsız araştırma kuruluşu ENAG’ın ilk 5 aylık enflasyonu yüzde 25,87 olarak açıkladığını, İstanbul Ticaret Odası’nın da bu oranı yüzde 19,53 olarak verdiğini aktardı. Buna karşın maaş zamlarının TÜİK’in açıkladığı düşük oranlara göre yapılmasını eleştiren Sezgin, kamu çalışanlarının satın alma gücünün sistemli şekilde azaltıldığını ifade etti.
Bakanlık personelinden talepler: Nöbet ücretleri, kadro tanımı ve eşit özlük hakları
Büro-İş Sendikası olarak Gençlik ve Spor Bakanlığı çalışanlarının taleplerini de gündeme taşıyan Sezgin, özellikle yurt yönetim memurlarının kadro tanımlarının yapılması, güvenlik ve destek personelinin derece ilerlemeleri ve nöbet ücretlerinin adil biçimde düzenlenmesini istediklerini belirtti.
Bunlara ek olarak fiili hizmet zammı, hafta sonu ve bayramlarda ek ödeme yapılması, fazla mesai uygulamasının yeniden başlatılması, görev dağılımında adaletin sağlanması ve antrenörlerin branşlarına uygun özlük haklarının iyileştirilmesi gibi konuların da toplu sözleşme sürecinde talepleri arasında yer aldığını aktardı.
Açıklamasının sonunda kamu çalışanlarına çağrıda bulunan Büro-İş İl Temsilcisi Ömer Sezgin, “Bizi açlığa, yoksulluğa ve sefalete mahkûm eden düzene karşı birlikte mücadele etmeliyiz. Yandaş sendikalara değil, gerçek sendikalara destek verilmelidir. Büro-İş olarak herkesin hak mücadelesine omuz vermesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
