Aile, Hukuk ve Pedagoji Araştırmaları Derneği (AHPADİ) Başkanı Av. Mehmet Ektaş, Eğitim Bir-Sen’in “Ailenin Korunması ve İnanca Dayalı Kıyafet Özgürlüğü” konusunda Anayasa değişikliği için başlattığı imza kampanyasına tepki gösterdi.
Ektaş, yaptığı açıklamada Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın laik ve demokratik yapısının sürekli olarak hedef alındığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, bir yandan bölücülerin, bir yandan laik düzen karşıtlarının sürekli hedefinde. Değişim talepleriyle, aslında Anayasa’nın özünü oluşturan Atatürk ilke ve devrimleri hedef alınmak isteniyor. Karşı devrimciler, her alandaki örgütlü yapılarıyla Anayasa’ya sürekli saldırıyor.”
Eğitim Bir-Sen’in öğretmenlerin mali ve özlük haklarıyla ilgilenmek yerine, laik ve bilimsel eğitime karşı bir savaş açtığını savunan Ektaş, sendikanın açıklamalarının toplumda ayrışmayı körüklediğini ifade etti.
“Aileyi korumak isteyenler, ekonomiye baksın”
Eğitim Bir-Sen’in “Ailenin Korunması” başlığı altında LGBT bireyleri hedef aldığını belirten Ektaş, Türkiye’de mevcut hukuki düzenin aile yapısını zaten koruduğunu söyledi:
“Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Türk Medeni Kanunu aileyi korumaktadır. Anayasa’nın 41’inci maddesi, aileyi ve çocuk haklarını güvence altına alır. Medeni Kanun’da evliliğin yalnızca kadın ve erkek arasında olduğu açıkça belirtilmiştir. LGBT bireylerin evlenmelerine izin verildiği ya da verilebileceği iddiası bir iftiradır ve halkın örf, adet ve inançlarıyla da bağdaşmaz.”
Ancak Ektaş, sendikanın bu konuyu gündeme taşımasının asıl amacının toplumsal gerilim yaratmak olduğunu savundu:
“Sendika, Anayasamız ve Medeni Kanunumuz LGBT bireylerin evlenmelerine yol açıyormuş gibi bir algı yaratarak siyasi cephelerini güçlendirmeye çalışmakta, açıkça inanç istismarı yapmaktadır.”
Türkiye’de asıl aile kurumunu tehdit eden sorunların ekonomiyle ilgili olduğunu vurgulayan Ektaş, şu sözleri kaydetti:
“Ailenin korunmasını yapay LGBT tartışmalarıyla gündeme getireceğinize, aile yapısını derinden sarsan gerçek problemlere bakın. İşsizlik, gelir adaletsizliği, ev sahibi olamama, yetersiz beslenme, sosyal ve kültürel etkinliklere erişememe, çocuklara kaliteli eğitim sunamama gibi nedenlerle aile içi çekişmeler artıyor. Boşanmalar çoğalıyor, aile içi şiddet yayılıyor. Ailenin korunması bu problemlerin çözümünden geçer.”
“İnanca dayalı kıyafet nedir?”
Ektaş, Eğitim Bir-Sen’in “İnanca Dayalı Kıyafet Özgürlüğü” söylemini de eleştirerek, bu girişimin laik eğitime karşı bir hamle olduğunu söyledi. Türkiye’de başörtüsü yasağının toplumun ortak çabasıyla ortadan kalktığını hatırlatan Ektaş, şu soruları yöneltti:
“İnanca dayalı kıyafet nedir? Okullara sarıkla mı gidilecektir? Peçeyle mi girilecektir? Cübbeyle mi ders işlenecektir? Kandura ya da kipa ile mi eğitim verilecektir? Farklı inançlara ait simgelerin kamusal alana ve eğitime taşınması, özgürlük talebi değil, toplumu ayrıştırma ve kutuplaştırma özlemidir.”
Ektaş, bu girişimlerin Türkiye’nin laik, bilimsel ve Atatürk ilke ve devrimleriyle şekillenmiş eğitim sistemini hedef aldığını belirterek, şunları söyledi:
“1982 Anayasası’nın 174’üncü maddesinde yer alan 2596 sayılı kanun, din adamlarının ibadet yerleri dışında dini kıyafet giymesini yasaklamıştır. Eğitim Bir-Sen’in bu yöndeki talebi, laikliği hedef almaktadır. Anayasa’nın 42. maddesi ve Milli Eğitim Temel Kanunu, eğitimin milli, ahlaki, insani ve bilimsel değerler çerçevesinde şekilleneceğini belirtir. Buna aykırı her girişim Anayasal suçtur.”
“Milletimiz karanlığa sürüklenmeye izin vermeyecektir”
Açıklamasının sonunda Eğitim Bir-Sen’in girişimlerine karşı mücadele edeceklerini vurgulayan Ektaş, laik eğitim sisteminin korunması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Milletimiz, ülkemizi karanlığa sürüklemeye çalışanlara fırsat vermeyecektir. Özgürlük adı altında yürütülen bu ayrıştırma çabalarına karşı hukuki ve toplumsal mücadelemiz sürecektir.”
AHPADİ’nin laiklik ve hukuk devrimi doğrultusundaki kararlı duruşunu sürdüreceğini belirten Ektaş, bu tür girişimlerin Türkiye’nin demokratik yapısına zarar verdiğini ifade etti.