Eskişehir’in Sarıcakaya ilçesinde yer alan bir sera, topraksız tarım yöntemiyle çilek üretimini önemli ölçüde artırmayı başardı. İlçe Kaymakamı Tarık Orhan’ın ziyaret ettiği bu serada yapılan uygulama sayesinde, topraksız yöntemle normalde bir dekarda 5 bin olan çilek sayısı, 30 bine kadar çıkıyor. Ziraat Yüksek Mühendisi Yaşar Özekin, bu yöntemle elde edilen verim artışının yanında, eğitim fırsatlarının da sunulduğunu belirtti.
Sarıcakaya'da gerçekleştirilen topraksız çilek üretimi, geleneksel tarım yöntemlerine kıyasla daha yüksek verim elde edilmesini sağlıyor. Kaymakam Tarık Orhan, seradaki incelemeleri esnasında yapılan bu yenilikçi tarım uygulamalarının önemli olduğunu vurguladı. İlçede kadın çiftçiler ile lise öğrencileri, bu değişik yöntemler hakkında eğitim alabiliyor. Sarıcakaya Belediyesi ve Sarıcakaya Ziraat Odası'nın katkılarıyla oluşturulan bu serada hem lezzetli çilekler üretiliyor hem de yeni nesil çiftçilere mesleki deneyim kazandırılıyor. Bu eğitimlerle, kadın çiftçilerin tarımsal üretimde daha aktif rol almaları amaçlanıyor. Böylece doğal ürünlerin daha geniş kitlelere ulaşması hedefleniyor.
Ziraat Yüksek Mühendisi Yaşar Özekin, seranın temel amacının kadın çiftçilere uygulamalı bir eğitim sunmak olduğunu ifade etti. Japonya hükümetiyle ortaklaşa gerçekleştirilen projede, 30 kursiyere eğitim veriliyor. Özekin, bu tesisin sadece çilek üretimi için değil, aynı zamanda tarım bölümü öğrencilerinin pratik yapabilecekleri bir alan olarak da önemli olduğunu vurguladı. Kadın çiftçilere, ekimden hasada kadar tüm süreçler öğretiliyor ve bu şekilde hem yerel ekonomik kalkınma destekleniyor hem de sürdürülebilir tarım uygulamaları teşvik ediliyor.
Özekin, serada yapılan çalışmaların verimliliğini artıran unsurlardan bahsetti. Tamamen dikim yapıldığında, serada 27 bin çilek fidesi yetiştirmenin mümkün olduğu belirtildi. Topraksız tarımda kullanılan kokopitler, Hindistan cevizi kabuğundan üretiliyor ve hastalıklara karşı önceden arındırılmış durumda. Bu materyal, bitkilerin tutunması için ideal bir ortam sunuyor. Ayrıca, bitkilerin beslenme ihtiyaçları dışarıdan daha kolay kontrol edilebiliyor. Bu sistem, öğrencilerin ve çiftçilerin pratik eğitimlerini gerçekleştirebileceği bir merkez olarak da işlev görüyor. Özekin, bu yenilikçi tarım yönteminin sunduğu fırsatları ve elde edilen sonuçları paylaşarak projeye destek veren tüm kuruluşlara teşekkür etti.
