Eskişehir Haber Eskişehir Durum Özel Tencerelerde sadece yemeğin değil kültürün de piştiği yer: "Çerkes Mutfağı"

Tencerelerde sadece yemeğin değil kültürün de piştiği yer: "Çerkes Mutfağı"

Çerkes mutfağının temel lezzetleri, Kafkas Kültür Evi'nde bir araya gelen eğitmen ve gönüllüler tarafından hazırlanırken, tariflerin incelikleri gençlere aktarılıyor.

Haberleri

Çerkes mutfağına ait geleneksel yemekler, kültür evinde bir araya gelen isimlerin katkılarıyla aslına uygun olarak hazırlanıyor. Yemek eğitmeni Yaşar Barut, Çerkes mutfağına ait birçok özel tadı hem uygulamalı olarak yapıyor hem de tariflerin taşıdığı kültürel değerleri anlatıyor. Mutfakta pişen her yemek, Çerkes geleneklerinin günümüzde nasıl yaşatıldığını gözler önüne seriyor.

Mutfakta ilk olarak Çerkes mantısı olarak bilinen hamur işi haluje hazırlanırken, yemek eğitmeni Hülya Yorulmaz kullanılan malzemeleri ayrıntılarıyla anlattı. Yörelere göre farklı isimlerle bilinen bu yemeğin bazı yerlerde pishalive, bazı yerlerde haluja gibi çeşitli isimlerle adlandırıldığını belirten Yorulmaz, “Bugün patatesli olanını yapıyoruz. Hamurunda un, tuz ve bir yumurta var. Mayalı bir hamur değil,” dedi.

Yemeğin iç harcında haşlanmış patates, kavrulmuş soğan, kırmızı toz biber, sarımsak ve Çerkes tuzunun kullanıldığını söyleyen Yorulmaz, bu tuzun Çerkes mutfağının en ayırt edici unsurlarından biri olduğunu ifade etti. Kültür evindeki diğer yeme eğitmeni Yaşar Barut ise kişniş ve sarımsağın ağırlıkta olduğu bu özel tuzu kendilerinin hazırladığını ifade ederek; “Çerkes tavuğu da dahil olmak üzere birçok tarifte bu tuz olmazsa lezzet tamamlanmıyor,” diye konuştu.

Hazırlanan yemekler arasında Çerkes tavuğu, mamursa, şıpsı, sızbal ve akudırşış da yer aldı. Sofranın temel eşlikçilerinden abısta için ise Barut, “Mısır unundan yapılır. Çerkes tavuğunun yanında olmazsa olmazdır. Üzerine Çerkes peynirleri konur,” ifadelerini kullandı.

Barut, mutfakta yapılan çalışmaların temel amacının bu tarifleri yeni nesillere aktarmak olduğunu vurgulayarak, “Ben bu yemekleri annemden, ablalarımdan, halalarımdan öğrendim. Buraya gelen gençler, özellikle üniversite öğrencileri, tarifleri öğrenmek istiyor. Biz de hem mutfağı hem de kültürü birlikte aktarmaya çalışıyoruz,” dedi.

Hazırlanan sofranın başına geçildiğinde ise kültür evi sorumlusu Mesut Barut, Çerkes geleneklerinde misafire verilen öneme dikkat çekerek, “Evini açıp sofra hazırlayan, emeğini paylaşan herkese teşekkür ediyoruz. Bu sadece bir yemek değil, bir ağırlama kültürüdür,” ifadelerini kullandı.

Geleneksel tariflerle hazırlanan sofra, yemeklerin yapılışı ve kültürün aktarımına dair sohbetlerle tamamlandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *