Öncelikle şunu söyleyelim: Arroyo bir yıldız transferi değil. Bu, net. 18 yaşında, Güney Amerika’dan gelen bir kanat oyuncusu. 2024-25 sezonunda 43 maçta 5 gol ve 8 asist yapmış ama Süper Lig seviyesinde ne vereceği bilinmeyen bir isim. Beşiktaş, böyle transferlere alışkın değil. Bu tip isimler daha çok scout ağı güçlü takımların yaptığı hamlelerdir.

Ancak işin diğer boyutuna bakalım. Bu transferin mantığı ne? Eğer Arroyo, bir Gedson Fernandes veya Cenk Tosun gibi doğru planlamayla getirilip Avrupa’ya pazarlanacaksa eyvallah. Ancak plan “hemen gelsin, katkı versin” ise buradan sorun çıkar. 18 yaşındaki bir oyuncunun Türkiye’ye adapte olması, fiziksel olarak Süper Lig’e uyum sağlaması en iyi ihtimalle 6-8 ay sürer. Yani bu sezon Arroyo’dan “hazır katkı” beklemek hata olur.

Peki, işin ekonomik boyutu? Beşiktaş’ın bonservis olarak 3-4 milyon euro ödediği konuşuluyor. Eğer bu rakam doğruysa, bu seviyede bir oyuncu için fena değil. Ama işin kötü tarafı şu: Bu transferde ciddi bir planlama hatası yapıldı mı? Çünkü Beşiktaş’ın şu anda acil ihtiyacı bir genç yetenek değil, hızlıca skora etki edecek tecrübeli kanat oyuncuları.

Sonuç olarak Arroyo transferi eğer doğru şekilde kullanılırsa, 2-3 yıl içinde iyi bir satış yapılabilir. Ama bu çocuğu 3 hafta kötü oynadı diye kenara atarlarsa, işte o zaman Beşiktaş yine gereksiz bir yatırım yapmış olur. Özetle: Transferin başarılı olup olmayacağını zaman gösterecek.
