Habercilik kariyerine Show TV’de başlayan Payzın, 1994-1999 yılları arasında ATV’de diplomasi muhabiri olarak görev yapmıştır. Bu dönemde, hem yurtiçi hem de uluslararası düzeyde önemli haberlerin takipçisi olmuş ve diplomasiye olan ilgisini habercilik kariyerine taşımıştır. 1997 yılında Libya lideri Muammer Kaddafi ile gerçekleştirdiği röportaj, onun kariyerinde bir dönüm noktası olmuş ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından kendisine "Yılın Röportajı" ödülü verilmiştir.
1999 yılında CNN Türk’e katılan Payzın, burada uzun yıllar boyunca çeşitli programlar hazırlamış ve sunmuştur. Özellikle, siyaset ve güncel konular üzerine yaptığı analizler ve röportajlarla, geniş bir izleyici kitlesine ulaşmıştır. Daha sonra Halk TV ve çevrimiçi haber platformu T24 gibi mecralarda da çalışmış ve gazetecilik kariyerini daha dijital bir ortamda sürdürmüştür. Kasım 2024 itibarıyla kariyerine T24 platformunda yazıları ve analizleriyle devam etmektedir.
Hakkındaki Soruşturma: Neden Açıldı?
Ocak 2025’te Şirin Payzın, sosyal medya platformu X (Twitter) üzerinden bir açıklama yaparak, hakkında terör propagandası iddiasıyla bir soruşturma başlatıldığını duyurmuştur. Payzın, açıklamasında soruşturmanın detayları hakkında henüz bilgi sahibi olmadığını ifade etmiş ve sürecin belirsizliğini vurgulamıştır. Ancak, bu açıklama kamuoyunda büyük bir yankı uyandırmış ve gazetecinin hangi paylaşımlarının bu iddiaya dayanak oluşturduğu konusunda çeşitli tartışmalar başlamıştır.
Soruşturmanın, Payzın’ın sosyal medya üzerinden yaptığı eleştirel paylaşımlarla bağlantılı olduğu tahmin edilmektedir. Özellikle, Türkiye'deki siyasal ve toplumsal meselelere yönelik eleştirel duruşuyla bilinen Payzın’ın bu tarz yorumları, zaman zaman siyasi iktidar yanlısı çevrelerin tepkisini çekmiştir. Ancak, soruşturmanın içeriği ve iddiaların ayrıntıları hakkında resmi bir açıklama henüz yapılmamıştır.
Şirin Payzın’ın Gazetecilikteki Duruşu ve Önemi
Şirin Payzın, kariyeri boyunca bağımsız ve eleştirel bir gazetecilik anlayışını benimsemiştir. Özellikle diplomasi, siyaset ve insan hakları konularında yaptığı haberler ve analizlerle adından söz ettirmiştir. Medyada kadın gazetecilerin sayısının az olduğu dönemlerde, öncü bir figür olarak hem habercilikte hem de televizyon programcılığında önemli bir yer edinmiştir.
CNN Türk’te çalıştığı dönemde, siyasal tartışmalar ve röportaj programlarıyla dikkat çeken Payzın, cesur sorularıyla tanınmıştır. Halk TV’de ise daha muhalif bir çizgide programlar yapmış, toplumsal meselelere dair eleştirilerini daha açık bir şekilde dile getirmiştir. T24 platformunda ise yazıları ve analizleriyle daha geniş bir kitleye ulaşarak dijital haberciliğin de önemli isimlerinden biri haline gelmiştir.
Kamuoyu Tepkisi ve İfade Özgürlüğü Tartışmaları
Şirin Payzın’a yönelik başlatılan bu soruşturma, Türkiye’de ifade özgürlüğü ve gazetecilik üzerindeki baskılarla ilgili geniş bir tartışma başlatmıştır. Payzın’ın destekçileri, onun gazetecilik görevini yerine getirdiğini ve eleştirel düşünceyi ifade ettiği için yargılanmaması gerektiğini savunmaktadır. Özellikle, terör propagandası gibi ağır bir iddiayla karşı karşıya kalması, gazetecilerin üzerindeki baskıların bir örneği olarak yorumlanmaktadır.
Bu soruşturma, yalnızca gazetecilik mesleği açısından değil, aynı zamanda demokratik toplumlarda ifade özgürlüğünün sınırları üzerine de bir tartışma yaratmıştır. Payzın’ın yaşadığı bu süreç, Türkiye’de medya özgürlüğüne yönelik uluslararası raporlarda da gündeme gelmiştir ve gelmeye devam etmesi beklenmektedir.
Şirin Payzın, Türkiye’nin modern gazetecilik tarihinde önemli bir yere sahip olan, deneyimli ve tanınmış bir isimdir. Hakkındaki soruşturma, hem ifade özgürlüğü hem de bağımsız gazetecilik açısından büyük bir dikkatle takip edilmektedir. Kariyerinde cesur sorular ve eleştirel analizlerle tanınan Payzın, bu süreçte de duruşunu koruyarak, gazeteciliğin kamu adına bir görev olduğuna dair anlayışı temsil etmeye devam etmektedir. Soruşturmanın ilerleyen günlerde nasıl bir sonuç doğuracağı, sadece Payzın’ın değil, Türkiye’deki medya özgürlüğünün geleceği açısından da belirleyici olacaktır.
