Toplantıda, CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Rahmi Çınar, Kuvayı Milliye ruhunun bugünkü sorunlara çözüm bulmada da yol gösterici olduğunu belirtti. Çınar, “Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının yaktığı bağımsızlık meşalesi, bir milletin topyekûn direnişi olan Kuvayı Milliye ruhuna dönüştü. Bu ruh, yalnızca silahlı bir mücadele değil; halkın bağımsızlık ve haysiyet mücadelesidir. Bugün de bu ruh, bizlere yol göstermeye devam ediyor” dedi.
“Umudumuzu Hiç Yitirmedik”
CHP’nin tarih boyunca ağır bedeller ödediğini, ancak hiçbir zaman diz çökmediğini vurgulayan Çınar, “Bu yeni basın programı konulu danışma kurulu toplantısında bir araya gelmekten büyük bir onur ve mutluluk duyuyorum. Bugün burada, tarihimizin derinliklerine uzanan bu toprakların kaderini belirleyen önemli dönüm noktalarını tekrar hatırlamak istiyoruz. Osmanlı'nın son dönemlerinde halkın giderek yoksullaşması, hepimizi emperyalizme karşı bir direnişe ve karşı duruşa sevk etti. Bu mücadele zorunlu bir mücadeleydi. Tam yüz yıl önce, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının yaktığı bağımsızlık meşalesi, kısa sürede bir milletin topyekûn direnişi olan Kuvayı Milliye ruhuna dönüştü. Bu, bir Türkiye gerçeğidir. Atatürk, yalnızca Kurtuluş Savaşı'nın askeri lideri değil, aynı zamanda ideolojik önderiydi. Kuvayı Milliye ruhu, yalnızca silahlı bir hareket değil; bir halkın bağımsızlık ve haysiyet mücadelesidir. Köyünden şehrine, kadınından erkeğine, gencinden yaşlısına milletimizin her ferdini içine alan bir birlik ruhudur. Bu ruh, işgale gelen tüm emperyalistlere karşı haykıran Atatürk’ün “Bağımsızlık benim karakterimdir” ifadesinde somutlaşan, özgürlük ve onur tutkusudur. Saygıdeğer Cumhuriyet Halk Partisi yoldaşlarım, bu ruh geçmişte olduğu gibi bugün de yol göstericimizdir. Ülkemizin geleceği için önemli bir dönemeçteyiz. Tüm vatandaşlarımızı bu süreçte aktif rol almaya davet ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki ülkemizde dönem dönem kabul edilemeyecek olaylarla karşı karşıya kalıyoruz. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen umudumuzu hiç yitirmedik. Partimizin tarihine baktığımızda her dönemde ağır bedeller ödediğimizi görüyoruz. Çok partili hayata geçişte susturulmak istendik. Darbelerin gölgesinde demokrasi mücadelesi verdik. Partimiz kapatıldı, ama hiçbir zaman diz çökmedik ve mücadelemizden vazgeçmedik. Bugün bu tarihi süreçten aldığımız derslerle, daha güçlü bir demokrasi ve toplumsal birlik için çalışıyoruz. Değerli yoldaşlar, bugün içinde bulunduğumuz duruma bir bakın. Ekonomi çökmüş durumda, işsizlik almış başını gitmiş, esnaf kepenk kapatıyor, gençler gelecekten umudunu kesmiş durumda. Eğitim sistemi tarumar edilmiş; çocuklarımız bilimden, çağdaşlıktan koparılarak karanlığa mahkûm edilmeye çalışılıyor. Mülteci sorunu ülkenin sosyal yapısını tehdit eder hale gelmiş. Cumhuriyetimizin temel değerleri yok ediliyor. Laiklik, adalet, özgürlük gibi ilkeler hiçe sayılıyor. Bu tablo bir tesadüf değil. Yıllardır uygulanan rant ve talan siyasetinin bir sonucudur. Bu sorunlar yalnızca bir hükümetin başarısızlığı değil, aynı zamanda geleceğimizi tehdit eden büyük bir yüktür. Bizler bu tabloyu değiştirmek için buradayız. Halkımızın güvenini yeniden kazanmak ve geleceğimizi daha adil ve özgür bir şekilde inşa etmek için kararlıyız. Bugüne baktığımızda, partimizin geçmiş başarılarından ziyade geleceği inşa etme vizyonuna odaklanmak zorundayız. Daha güçlü, daha katılımcı ve daha adil bir yapıya kavuşmak için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Emeğin, alın terinin ve liyakatin hak ettiği değeri bulduğu bir Türkiye için mücadele ediyoruz. Bu mücadele, bir dava uğrunadır; kişilere ya da mevkilere değil. Mustafa Kemal Atatürk, dönemin imparatorluklarından, padişahtan ve içindeki hainlerden korkmuş mudur? Hayır! O, bu cesaret örneğiyle bizi bugünlere getirmiştir. Biz neden korkalım? Bizlere düşen görev, Kuvayı Milliye ruhunu yeniden canlandırmak, Atatürk'ün ilkelerine sımsıkı sarılmak ve halkımıza umut olmaktır. Bu süreçte hedefimiz, daha adil ve özgür bir Türkiye için çalışmaktır. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz danışma kurulu toplantımız, bu mücadelede yol haritamızı şekillendirmek adına büyük bir öneme sahiptir. Katkılarınız, partimizin geleceği için çok değerlidir. Hep birlikte, emeğin ve adaletin ön planda olduğu bir Türkiye için çalışacağız. Kadir kıymet bilenlere bin selam olsun. Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi” ifadelerini kullandı.
