Tepebaşı Belediye Meclisi’nde, Batıkent Mahallesi’ndeki bir arazinin imar planı değişikliği tartışmalara yol açtı. Daha önce kamu hizmetine ayrılmış bu alanın bir kısmı, sağlık tesisi ve ticaret alanı olarak yeniden planlandı. Plan değişikliği oy çokluğu ile kabul edildi.
Plan değişikliğinin yasal dayanağını, 12 Aralık 2024 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan 7534 sayılı yasa oluşturuyor. Bu yasa, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun ek 8. maddesini değiştirerek, kamulaştırılmayan kamu hizmet alanlarında farklı bir kullanım izni verilmesine imkân tanıyor. Ancak bu yeni kullanımın, çevredeki yapılarla uyumlu ve konut dışı bir fonksiyon olması gerekiyor.
Belediyeden alınan bilgilere göre, kentte kamuya ait olması gereken bazı arazilerin hâlâ özel kişilerde kaldığı ve bu nedenle mahkemelerde “kamulaştırmasız el atma” davalarının görüldüğü ifade edildi. Bu gibi durumlarda belediyelerin ya kamulaştırma yapması ya da alanın fonksiyonunu değiştirmesi gerekiyor. Söz konusu parselin yatırım programında yer almadığı ve ilgili kurumlardan da değişikliğe dair olumsuz bir görüş alınmadığı belirtildi.
Komisyonun hazırladığı rapor doğrultusunda, parselin bir bölümü ticaret alanı (0.90 emsal ve 3 kat), diğer bölümü ise sağlık tesisi alanı (4 kat) olarak yeniden planlandı. Komisyon raporunun altına Erdoğan Aydoğmuş, Erkan Uçkan ve Ali İnci imza attı.
Toplantıda söz alan AK Parti Meclis Üyesi Ali Önal, bu sürecin yasal dayanağının eksik olduğunu savundu. Önal, şu ifadeleri kullandı:
“Burası sağlık alanı olarak belirlenmiştir. Komisyon raporunda da görüldüğü gibi, ilgili kurumlardan ‘bu alana ihtiyaç yoktur’ görüşü alınmalıydı. Ancak Sağlık İl Müdürlüğü ya da Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nden böyle bir yazı gelmedi. Bu nedenle plan değişikliği, ilgili kanun kapsamında değerlendirilmemiştir. Ayrıca iki farklı taşınmaz söz konusu olduğu için bu düzenlemenin de yasalara uygun olmadığını düşünüyoruz. Bu gerekçelerle karşı oy verdik.”
Tepebaşı Belediyesi Meclis Başkanvekili Erdoğan Aydoğmuş ise uygulamanın yasal olduğunu savundu. Planlama süreçlerinde standartların uygulanmasında sıkıntılar yaşandığını belirten Aydoğmuş, daha önce de bu konuda Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bir öneri sunduklarını hatırlattı. Aydoğmuş şu sözleriyle durumu özetledi:
“Sağlık tesisi tamamen kaldırılmadı. Belediyenin elindeki hisseler sağlık alanı olarak korunuyor. Kamulaştırılamayan alan ise düşük yoğunluklu ticaret alanına dönüştürüldü. Zaten bu alana büyük bir hastane değil, aile sağlığı merkezi yapılacak. Genellikle iki ya da üç katlı olan bu yapılar, çevredeki insanların sağlık ihtiyacını karşılamaya yeterli oluyor.”