Eskişehir Haber Eskişehir Gündem SES Eskişehir Şubesi'nden Toplu Sözleşme Öncesi Açıklama: Üniversite Hastaneleri Üvey Evlat Olamaz

SES Eskişehir Şubesi'nden Toplu Sözleşme Öncesi Açıklama: Üniversite Hastaneleri Üvey Evlat Olamaz

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eskişehir Şubesi, 7. dönem toplu sözleşme sürecine ilişkin yaptığı açıklamada, üniversite hastanelerinin sağlık sisteminde “üvey evlat” muamelesi gördüğünü belirterek, hak kayıplarına karşı mücadele çağrısı yaptı.

Haberleri

SES Eskişehir Şubesi Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Şube Eş Başkanı Bülent Yıldırım, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Hastanesi başta olmak üzere devlet üniversite hastanelerinin, sağlık sisteminin en kritik basamaklarından biri olduğunu söyledi. Üniversite hastanelerinin bilimsel özerkliğiyle dünya çapında saygın hekimler yetiştirdiğini, sevk zincirinin son halkasında tedavi sunarak kamusal sağlık hizmetinin itici gücü olduğunu vurgulayan Yıldırım, bu kurumların bugün borç batağında olduğunu ve Sağlık Bakanlığı’na bağlanma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını ifade etti.

Devlet üniversite hastanelerinin mali, idari ve bilimsel özerkliğinin Sağlık Bakanlığı tarafından kuşatma altına alındığını, Marmara Üniversitesi örneğinde olduğu gibi protokollerle üniversite özerkliğine müdahale edildiğini belirten Yıldırım, bu sürecin üniversite hastanelerinin asli kimliğinden uzaklaştırılarak devlet hastanesi konumuna sürüklendiğini dile getirdi.

Açıklamada, üniversite hastanelerinde personel yetersizliği nedeniyle çalışanların angarya koşullara mahkûm edildiği, özellikle asistan hekimlerin eğitim için yeterli zaman bulamadığı, öğretim üyelerinin ise finansal baskılar nedeniyle hizmet odaklı çalışmaya zorlandığı ifade edildi. Kamuda kalması gereken nitelikli hekimlerin özel sektöre ya da yurt dışına yöneldiğine dikkat çekildi. Üniversite hastanelerinin, borçlarını döner sermaye üzerinden etik dışı yöntemlerle kapatmaya çalıştığı, pandemi döneminde bile çalışanlara verilmesi gereken ek ödemelerin bu amaçla kullanıldığı belirtildi.

Yıldırım, 7 dönemdir (14 yıldır) uygulanmayan toplu sözleşme hükümlerinin artık fiili ve meşru mücadele ile karşılık bulabileceğini söyleyerek, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini insanca yaşam ve demokratik çalışma yaşamı için mücadele etmeye çağırdı. Grevli toplu sözleşme hakkı, kadrolu güvenceli istihdam, yoksulluk sınırının üstünde emekliliğe yansıyan ücret, vergi adaleti, liyakatli atama ve ücretsiz sağlık hizmeti gibi temel taleplerin altı çizildi.

Ayrıca, üniversite hastanelerine ilişkin talepler arasında; çalışanlara tayin hakkı verilmesi, kurumlar arası tayinlerde rektör muvafakatinin kaldırılması, mazerete bağlı atama ve yer değiştirme yönetmeliğinin çıkarılması, döner sermaye komisyonu kurulması, asistan hekimlerin nöbet süresi ve fazla mesai saatlerinin sınırlandırılması, ücretsiz 7/24 hizmet veren çocuk bakım merkezlerinin oluşturulması, servis imkânı sağlanması, OHAL/KHK uygulamalarının iptali, 3600-7200 ek göstergeye geçilmesi ve yıpranma payının tüm sağlık emekçilerine tam olarak ödenmesi talepleri sıralandı.

Toplu sözleşme sürecinden sonuç alınamayacağının geçmiş uygulamalardan bilindiğini belirten Yıldırım, demokratik çalışma ortamının ve bağımsız örgütlenmenin olmadığı bir sistemde sendikal kazanımın mümkün olamayacağını ifade etti. SES olarak KESK çatısı altında, iş yerlerinden ve meydanlardan yükseltilecek fiili ve meşru mücadele hattını büyütmeye devam edeceklerini söyleyen Yıldırım, sağlık emekçileriyle birlikte tüm halkı bu mücadeleye destek vermeye çağırdı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *