Akın, son yıllarda öğrencilerde iş bulma kaygısının arttığını ve bu nedenle gündemdeki bölümlere yönelim olduğunu belirterek, “Yeteneklerine ve ilgilerine göre, okuduklarında mutlu olabilecekleri şekilde tercih yapmaları daha iyi olur. Şu anda revaçta olan ama 4 yıl sonra tükenebilecek meslek türleri de var. Bu yüzden gelecek odaklı düşünmek önemli” dedi. Adayların tercih yaparken puana değil sıralamaya odaklanmaları gerektiğini belirten Akın, “Yıllardır üniversitelerde genel olarak sıralamalar değişmez. En güvenilir tercih aralığı 10 bin ile 20 bin arasındadır. Sıralamalara dikkat etmeleri gerekiyor” dedi. Akın, kampüs hayatının öğrencilerin bakış açısını değiştirdiğini belirterek, “Bütün öğrencilerin kampüs havası içerisinde olan bir üniversite görmesini isterim. Öğrencinin hem sosyal hem mesleki gelişimi için bu ortam çok kıymetli” ifadelerini kullandı.
Teknolojinin hızla geliştiğini vurgulayan Akın, “Yapay zekâ hayatın her alanına giriyor. Bu alan, özellikle matematikle arası iyi olan öğrenciler için geleceğe dönük çok iyi bir tercih olabilir” şeklinde konuştu. Tercih listesine, aslında okumak istemedikleri bölümleri yazan adayların ciddi puan kaybı yaşayabileceğini belirten Akın, “Yerleştikleri halde kayıt yaptırmazlarsa bir sonraki yıl ortaöğretim başarı puanları yarı yarıya düşüyor” uyarısında bulundu. Akın, iş imkânlarının yoğun olduğu şehirlerde eğitim almanın avantaj sağladığını belirtti: “Başarı sırası yüksek olan öğrenciler, staj ve iş bulma süreci açısından bu şehirleri tercih etmeliler.” Mezuna kalma kararıyla ilgili de konuşan Akın, “Eğer daha yüksek bir hedef için mezuna kalınıyorsa, sistemli ve kararlı olmak şart. Rastgele bir bölüme yerleşmektense bilinçli bir yıl daha çalışmak çok daha anlamlı olur” dedi.