Gazeteci Özlem Gürses, Eskişehir’de yaptığı konuşmada Türkiye’nin son 23 yılda geçirdiği büyük değişimi değerlendirdi. Gürses, gençlerin bugün kendi ülkelerinde hayal kurmakta zorlandığını söyledi.
“Kendi doğup büyüdüğümüz Türkiye’den daha iyi bir ülkeyi bu kuşağa bırakamadık” diyen Özlem Gürses, halkın rızasıyla bir geri gidişin yaşandığını ve bu durumun kendisini çok üzdüğünü belirtti.
Geçmişle bugünü kıyaslayan Özlem Gürses, 20’li yaşlarında çalışarak ev ve araba alabildiğini ancak bugün gençlerin en basit ihtiyaçları bile karşılayamadığını anlattı. “Pencere almayı hayal edemeyecek durumdalar” dedi.
Kimlik ve aidiyet krizine de dikkat çeken Özlem Gürses, gençlerin artık ülkeye ait hissetmediğini ifade etti. “Bir gün bile 'Şeriat mı gelir?' gibi soruları düşünmedik. Bugün ise gençler kendilerini bu ülkenin hikâyesine bağlı hissetmiyor. Bu boşluk, birçok uçsuz genç yarattı” açıklamasını yaptı.
Eskişehir’deki tabloyu farklı bir örnek olarak değerlendiren Gürses, Yılmaz Büyükerşen, Ahmet Ataç ve Kazım Kurt’un şehirde bir kültür ve mutluluk ortamı yarattığını söyledi. “Siz burada adeta bir ülke kurmuşsunuz. Gülümsemeler bile bu kültürün parçası olmuş” dedi.
Gürses, Türkiye’de yaşanan göçleri hatırlattı ve son yıllarda artan genç göçünün artık uluslararası literatürde “Erdoğanist göç” olarak tanımlandığını aktardı. “Bu beni çok derinden yaralıyor” diyerek duygularını saklamadı.
Son olarak, yıllar önce Amerika’da karşılaştığı bir taksi şoförünün anlattığı bir hikâyeyi paylaşan Özlem Gürses, şoförün “Bazen dönecek bir ülkeniz olmaz” sözünü anımsattı. Ancak ekledi: “Bu ülkenin gençlerinin dönecek çiçek gibi bir ülkesi olacak. Ve o gençler, hasret kaldıkları evlerine mutlaka dönecekler.”