Eskişehir’de Sol Feminist Hareket adına kamuoyuna seslenen Nalan Karagöz, 13 Temmuz’da İstanbul’da yol kenarına bir valiz içinde bırakılan 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz için adalet çağrısında bulundu. Aynı zamanda Eskişehir’de eski erkek arkadaşı tarafından öldürülen mülteci bir kadını da hatırlatan Karagöz, “Kadın cinayetleri münferit değil, sistematik” dedi.
“Bu düzen kadınların yaşamını cehenneme çeviriyor”
Nalan Karagöz, açıklamasında yalnızca bireysel failleri değil, cezasızlık politikalarıyla kadınların yaşamına kasteden siyasi anlayışı da hedef aldı. “Cezasızlık politikası izleyen, yargı eliyle, polis eliyle hayatlarımıza her gün daha da müdahale eden, kadın bedeni üzerinde söz hakkı olduğunu düşünen bu rejimdir. Katillerden, hayatlarımıza saldıran Siyasal İslamcı faşist rejimden hesap soracağız,” dedi.
Kadın cinayetlerinin “anlık cinnet” ya da “aşk cinayeti” olarak sunulmasını reddeden Karagöz, bu tür cinayetlerin arkasındaki siyasi ve toplumsal zemine dikkat çekti. Kadınların en güvende olmaları gereken yer olan evlerinde öldürüldüğünü vurgulayan Karagöz, “Aile yılı ilan ettikleri 2025’in ilk 6 ayında 189 kadın yaşamını yitirdi. Bu kadınların yüzde 61,9’u evlerinde katledildi. Bu tablo, kadınları eve hapsetmek isteyen gerici düzenin sonucudur” ifadelerini kullandı.
“İstanbul Sözleşmesi için mücadeleye devam”
İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanunun önemine de değinen Karagöz, kadınların kazanılmış haklarına göz diken politikaların cinayetlere zemin hazırladığını söyledi. Tek adam rejiminin kadınları aileye ve çocuk doğurmaya mecbur bırakmaya çalıştığını belirterek, esnek çalışma modelleri ve teşviklerle emeğin sömürüldüğünü dile getirdi.
Son olarak tüm kadınları mücadeleye çağıran Karagöz, “Katillere, tacizcilere, cezasızlığa karşı sokaklardayız. Eskişehir’den haykırıyoruz: Ayşe için adalet istiyoruz. Tüm kadınlar için adalet istiyoruz,” dedi.
