Türkiye'deki milyonlarca emekli, hayat pahalılığı karşısında zor günler geçiriyor. Enflasyon, zamlar ve düşük maaşlar emeklilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Türkiye Emekliler Derneği Eskişehir Şube Başkanı Muhsin Dilbaz, yaşananları “şaka gibi” sözleriyle anlatıyor.
TÜİK'in nisan ayı enflasyon oranını yüzde 3 olarak açıklamasına tepki gösteren Dilbaz, “TÜİK çok şakacı. Enflasyon rakamını yüzde 3 olarak açıkladı ama 4 aylık toplam enflasyon yüzde 13,06. Zamlar yağmur gibi gelirken emeklilerin maaşı yerinde sayıyor,” dedi.
Dilbaz, emeklinin her gün sefaletle boğuştuğunu ve artık Kurban Bayramı gibi özel günlerin bile sadece adı kaldığını söyledi. “Kokusunu ve tadını unutmuş olsa da Kurban Bayramı işte. Emekliler kara kara düşünüyor,” diyerek yaklaşan bayram öncesi kaygılarını dile getirdi.
22 yıl önce en düşük emekli maaşıyla 8,5 küçük altın alınabiliyorken, bugün sadece 2,5 altın alınamadığını belirten Dilbaz, “O günkü maaş bugünkü değerle 55 bin 845 TL’ye denk geliyor. Şimdi ise 14 bin 469 TL. Bu parayla nasıl yaşanır?” diye sordu.
Dilbaz sözlerine şöyle devam etti:
“Enflasyonu yüzde 100 açıklasa bile emeklinin alım gücü artmaz. Kira, elektrik, doğalgaz, su ve temel gıda fiyatları emekliyi eziyor. Açlık sınırı 24 bin 35 TL, yoksulluk sınırı 78 bin 292 TL. Bizim maaşımız ise 14 bin 469 TL. İkramiye olarak da 4 bin TL verildi. Bu mu adalet?”
TÜİK’in şeffaf olmayan verilerine de tepki gösteren Dilbaz, “Mahkemeye bile enflasyon paketini açıklamıyorlar. Sadece şifreli bellek veriyorlar. Kimseyle paylaşma diyorlar. Mizah yetenekleri o kadar gelişti ki artık gülemiyoruz bile,” şeklinde konuştu.
Hükümetin tutumunu da eleştiren Dilbaz, emeklilerin yok sayıldığını vurguladı: “Bizler bu dünyadan göçüyoruz ama kimse umursamıyor. İktidar, ‘4 bin TL verdik, daha ne olsun’ diyor. Oysa bizler bu ülkenin yükünü yıllarca omuzladık.”
Son olarak sosyal güvenlik sistemine değinen Dilbaz, sistemin artık güven vermediğini ve geleceğin çok daha karanlık olabileceğini söyledi:
“SGK yasası artık güvenlik değil, güvensizlik yasası oldu. Yasa acilen değişmeli. Yoksa gelecekte insanlar emekli olamayacak. Emekliler olmasa bu bütçeyi ne güzel idare ederiz diyorlar. Bunu daha önce de açıkça söylediler.”
Emekliler, hem ekonomik hem de sosyal açıdan giderek yalnızlaşıyor. Onların sesi duyulmazsa, sadece bugünün değil, geleceğin de kaybedileceği konusunda uyarılar giderek artıyor.