TMMOB Makina Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi İş Sağlığı ve Güvenliği Komisyonu, Bolu Kartalkaya’da bir otelde meydana gelen ve 76 kişinin yaşamını yitirdiği yangına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan Makina Mühendisleri Odası Eskişehir Şube Başkanı Nezihe Hanecioğlu, yangının neden olduğu büyük can kaybının, otelde gerekli yangın önlemlerinin alınmadığını gösterdiğini belirtti.
“Yangın kaçınılmaz olabilir ama ölümler engellenebilirdi”
Yangınların, deprem ve sel gibi ne zaman ve nerede çıkacağı belli olmayan felaketler olduğunu belirten Hanecioğlu, önemli olanın bilim ve teknolojiye dayalı önlemlerin alınması olduğunu vurguladı.
“Mühendislik çözümleriyle yangının büyümesi önlenebilir ve erken uyarı sistemleriyle binanın uygun şekilde boşaltılması sağlanabilirdi. Ancak 2025 yılında bile hâlâ bu kadar çok can kaybı yaşanması hepimizi derinden yaralamıştır.”
“Otelde yangın güvenlik önlemleri yetersizdi”
Hanecioğlu, yangının otelin mutfak kısmından başladığı iddia edilse de, bu kadar büyük kaybın yangın güvenlik önlemlerinin eksikliğinden kaynaklandığını belirtti.
“Mutfakta bulunması gereken sprinkler (otomatik yangın söndürme) sistemleri olsaydı, yangın hiç kimsenin burnu kanamadan söndürülebilirdi. Yangın başladıktan sonra 2 dakika içinde müdahale edilmesi kritik önem taşır. Ancak otelde yangın hızla yayılmış ve sıcaklık arttıktan sonra bireysel müdahaleler imkânsız hale gelmiştir.”
“Sprinkler sistemi zorunluydu ama yapılmadı”
Yangının meydana geldiği Grand Kartal Otel’in 26 yıllık, 350 yatak kapasiteli ve 161 odalı bir tesis olduğunu hatırlatan Hanecioğlu, otelin “mevcut bina” statüsünde olduğunu ve yönetmeliklere göre sprinkler sisteminin zorunlu olduğunu vurguladı.
“‘Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’te açıkça belirtilmiştir ki; ikiden fazla katlı ve 200’den fazla yatak kapasitesine sahip otellerde otomatik yağmurlama (sprinkler) sistemi zorunludur. Otelin internet sitesindeki fotoğraflarda 2008 yılında yapılması gereken sistemin hâlâ eksik olduğu görülmektedir. Bu yüzden yangın hızlıca yayılmış ve büyük bir felakete yol açmıştır.”
“Yangın alarm sistemleri çalışmadı, kaçış yolları bilinmiyordu”
Yangından kurtulan vatandaşların algılama ve uyarı sistemlerinin çalışmadığını, kaçış yollarını bulmakta zorlandıklarını belirttiğini aktaran Hanecioğlu, bu ihmallerin insanların hayatını kaybetmesine neden olduğunu söyledi.
“Binaların yangın tesisatlarının ve algılama sistemlerinin yılda en az bir kez kontrol edilmesi gerekiyor. Ancak görüyoruz ki bu kontroller ya yapılmadı ya da denetlenmedi.”
“Meslek odalarının denetim yetkisi kaldırıldı, sonuç ortada”
Hanecioğlu, meslek odalarının projeleri denetleme yetkisinin kaldırılmasının, bu tür faciaların önünü açtığını belirtti.
“Biz yıllardır yüksek sesle söylüyoruz: Projelerin mühendisler tarafından hazırlanması yetmez, yönetmeliğe uygun olup olmadığının da denetlenmesi gerekir. Ancak bilim ve tekniği yok sayan anlayış nedeniyle meslek odalarının yetkileri bertaraf edilmiştir. Bugün yaşanan bu büyük felaketin sorumlularından biri de budur.”
“Yangın güvenliği, sadece bina inşası sırasında değil, işletme sürecinde de sağlanmalıdır” diyen Hanecioğlu, işletmelerde teknik müdürlerin ve bakım personelinin yeterli donanıma sahip olması gerektiğini vurguladı.
“Mutfak tesisatları, bacalar ve havalandırma sistemleri düzenli olarak temizlenmeli ve denetlenmelidir. Teknik personelin yetkin olması sağlanmalı, bu denetimler kamusal sorumluluk çerçevesinde sıkılaştırılmalıdır. Ancak bu denetimler gerektiği gibi yapılmadığında, bugün yaşadığımız gibi büyük kayıplar kaçınılmaz olur.”
“Bu felaketler ancak yasal düzenlemeler ve etkin denetimle önlenebilir”
Hanecioğlu, yangın yönetmeliklerinin uygulanması ve denetimlerin sıkılaştırılması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
“2013 yılında çıkarılan ‘İş Ekipmanlarının Kontrolünde Sağlık Güvenlik Şartları Yönetmeliği’ ve 2012’de yürürlüğe giren 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre her işyerinde yangın tatbikatları yılda en az bir kez yapılmalıdır. Eğer bu tatbikatlar gerektiği gibi yapılsaydı, eksiklikler daha önce tespit edilerek giderilebilirdi.”
“Denetim eksiği nedeniyle bu gibi trajediler yaşanmaya devam ediyor. Yetkilileri bir kez daha uyarıyoruz: Yasal düzenlemeler ve kamusal denetimler olmadan bu tür faciaların önüne geçmek mümkün değildir.”
Hanecioğlu, açıklamasını “Hayatını kaybeden yurttaşlarımızın ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Ancak unutulmamalıdır ki bu tür felaketler alınmayan önlemler yüzünden yaşanıyor. İnsanlarımızın hayatlarını kaybetmesine neden olan bu denetimsizliği kabul etmiyoruz” sözleriyle tamamladı.