Akbe, yaşananların yalnızca bireysel bir şiddet vakası olarak değerlendirilmemesi gerektiğini ifade ederek, 2 Ağustos 2024 tarihinde yürürlüğe giren yasa değişikliği sonrası hayvanların yaşam hakkını yok sayan bir sürecin başladığını savundu. Yasa değişikliğiyle “yerinde yaşatma” ilkesinin kaldırıldığını ve bu durumun sorunu derinleştirdiğini söyleyen Akbe, kısırlaştırma oranlarında yaşanan düşüşün kırsaldaki hayvan popülasyonunu artırdığını dile getirdi.
Komisyon olarak Valilik, belediyeler ve Veteriner Hekimler Odası ile temas halinde olduklarını belirten Akbe, kısırlaştırma seferberliğinin acilen başlatılması gerektiğini vurguladı.
Yasa değişikliğinin toplumsal algıyı da etkilediğini ifade eden Akbe, sosyal medyada hayvanlara yönelik nefret dilinin arttığını, şiddet içeriklerinin olağanlaştırıldığını ve bireysel saldırıların cesaretlendirildiğini söyledi.

Ekolojik dengenin bozulmasının yalnızca çevresel değil, insan yaşamı açısından da tehdit oluşturduğunu belirten Akbe, yaşananların yasa değişikliğinin gözden geçirilmesini zorunlu kıldığını ifade etti.
Komisyonun kamuoyuyla paylaştığı talepler arasında; yasa değişikliğinin iptali, “yerinde yaşatma” ilkesine geri dönülmesi, bilimsel temelli kısırlaştırma seferberliğinin başlatılması, hayvanat bahçeleri ve yunus parklarının kapatılması, avcılığın yasaklanması ve etkin cezai yaptırımların uygulanması gibi maddeler yer aldı.
Açıklamanın sonunda Ozan Akbe, Eskişehir Barosu Hayvan Hakları Komisyonu olarak hukuki mücadelelerini sürdüreceklerini ve toplumun her kesimini sorumluluk almaya davet ettiklerini söyledi.