Destici, özellikle Mihalıççık gibi bölgelerde tarımın bu yıl büyük zarar gördüğünü belirterek, “Bu sene çiftçimizin iki büyük sıkıntısı var: Biri don, diğeri kuraklık. İhracatlık ürünlerin başında gelen kiraz gibi birçok tarım ürününde hasat verimi yüzde 90’a varan oranlarda düştü. Elbette ki bu durum, sadece çiftçiyi değil, ülke ekonomisini de doğrudan etkiliyor. Tarım bir ülkenin bekası için stratejik bir sektördür. Savaşlar, pandemiler bunu bize açıkça gösterdi” dedi.
“Çiftçi borç batağında, acilen düşük faizli erteleme kararı alınmalı”
Verim kaybı nedeniyle çiftçilerin bankalara olan borçlarını ödeyemez duruma geldiğini ifade eden Destici, hükümete ve Hazine-Maliye Bakanlığı’na çağrıda bulundu. “Ziraat Bankası başta olmak üzere kamu ve özel bankalara olan kredi borçlarının, özellikle tarımsal kredilerin, 1 yıl süreyle çok düşük faizle ertelenmesi gerekiyor. Ancak bu erteleme yapılırken yeni kredi kullanımının da önü kesilmemeli. Yani çiftçiye destek artarak sürdürülmeli, kesintiye uğratılmamalı” dedi.
TARSİM'e sert eleştiri: "Sigorta parayı tarlaya göre alıyor, zararı köye göre hesaplıyor!"
Tarım sigortalarıyla ilgili çiftçilerin en büyük şikayetlerinden birinin de zarar tespiti yöntemi olduğunu dile getiren BBP lideri, TARSİM sistemindeki çelişkiye dikkat çekti. “Sigorta yaparken tarlaya geliyorlar, parsel bazlı sigorta yapıyorlar. Ama iş zararı tespit etmeye gelince, köy bazlı değerlendiriyorlar. Tarlanız zarar görmüş olabilir, ama köyde başka sağlam iki tarlaya bakarak genel bir karar veriyorlar. Bu olur mu? Bu, vatandaşa açıkça haksızlıktır” dedi.
Sigorta sisteminin yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyleyen Destici, “Nasıl ki her araba ayrı sigorta ediliyorsa, nasıl ki her evin yangın sigortası ayrıysa, her tarlanın da zararı ayrı ayrı tespit edilmelidir. Bu çiftçinin hakkıdır” diye konuştu.
