Ülke genelinde olduğu gibi Eskişehir’de de havalar soğumaya başladı. Soğuyan havalarla birlikte kış sebzeleri pazarlarda yerini alırken, balkabağı da tezgâhlarda en çok ilgi gören ürünlerden biri oldu. Eskişehir pazarcı esnaflarından Uğur Diker, üretim süreci, besin değeri ve tüketim alışkanlıkları hakkında Eskişehir Durum Haber Ajansı muhabiri Suat Kaçar’a konuştu.
Diker, Eskişehir kabaklarının tamamen yerli ve organik olduğunu belirterek, “Bizim kabaklar iki yerden gelmektedir. Birincisi, Biricik, Kızıldamlar ve Yeniköy köylerinden getirmekteyiz. Yerli ve organik ürünlerdir. İkinci olarak da Terakki Köyü ve Kızıldamlar tarafından temin ediyoruz. Eskişehir kabaklarının oldukça güzel bir popülasyonu vardır. Kışın yenilebilecek ürünler arasında balkabağı en önde gelir. Gerek balkabağı çorbası, gerekse balkabağı tatlısı olarak hem doyurucu hem de mineral bakımından en zengin sebzelerden biridir,” dedi.
Pazarcı Esnafı Uğur Diker ““Bizim kabaklar iki yerden gelmektedir. Birincisi, Biricik, Kızıldamlar ve Yeniköy köylerinden getirmekteyiz. Yerli ve organik ürünlerdir. İkinci olarak da Terakki Köyü ve Kızıldamlar tarafından temin ediyoruz. Eskişehir kabaklarının oldukça güzel bir popülasyonu vardır. Değeri de oldukça yüksektir. Kışın yenilebilecek ürünler arasında balkabağı en önde gelir. Gerek balkabağı çorbası, gerekse balkabağı tatlısı olarak hem doyurucu hem de besin ve mineral bakımından en üst düzeyde olan sebzelerden biridir. Bazı müşterilerimiz ön yargılı yaklaşıyor; ‘Kabak yenir mi?’ diyorlar. Ancak 1-2 dilim tattırdığımızda, ardından ‘Ya, kabak ne kadar güzel bir nimetmiş!’ diyorlar. Çünkü kışın magnezyum ve çinkonun en çok bulunduğu ürün balkabağıdır. Balkabağının tohumları, yani çekirdek kısmı da son derece faydalıdır.
Bazı müşterilerimiz bu çekirdekleri çöpe atıyor ama atmayın kardeşim! Sabahları aç karnına 20-30 tane balkabağı çekirdeği yerseniz mide, bağırsak ve idrar yollarındaki enfeksiyonların temizliğinde birebir etkilidir. Tabii iyi bir balkabağı çekirdeği olması gerekir. Ayrıca kabağın arka kısmı mide ve bağırsak yaralarının bir numaralı önleyicisidir. Ben yaklaşık 30 senedir bu işle uğraşıyorum. Birçok müşterimizin balkabağından şifa bulduğunu gördüm. Özellikle çekirdekli iç kısmı, balkabağıyla birlikte kaynatılıp tüketildiğinde çok faydalıdır. Mesela çekirdekleri temizledikten sonra kalan kısmı kaynatıp suyunu içmeyi kesinlikle tavsiye ederim, çok şifalıdır. Bu işin zorluğu da çok fazladır. Üretim aşamasından sonra bize gelen süreçte de büyük emek vardır. Tarladan toplanan kabakları kamyonlara yükleyip depolarımıza indiriyoruz. Bu süreç kolay değil çünkü 60-70 ton civarında kabak alıyoruz. Hepsi tek tek elden geçiyor, ayıklanıyor, sınıflandırılıyor. Satılacak olanlarla kışa bekletilecek olanları ayırıyoruz. Kışın soğukta ellerimizin morardığını biliyorum; kolay değil. Kesmek, temizlemek, kabuğunu soymak, hepsi tek tek uğraş gerektiriyor. Ama ben severek yapıyorum. Severek yaptığım için bana zor gelmiyor.”
