Spor Hekimliğinin koruyucu ve tedavi edici hekimlik uygulamalarının bir arada sunulduğu bir uzmanlık dalı olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Oğul, polikinliğe yalnızca sporcuların başvurmadığı, aynı zamanda hareket etmek isteyen her bireyin polikinliğe başvurabileceğini belirtti.
Öte yandan, amatör rekreasyonel düzeyde ya da profesyonel düzeyde spor yapan hastaların kabulünü de yapmakta olduklarını ifade eden Oğul, şöyle devam etti:
"Biz spor hekimleri olarak sezon öncesi değerlendirmeleri çok kıymetli. Bu açıdan sporcunun ya da spora başlamak isteyen bireylerin performanslarını değerlendirmede ya da performans kaybını izleme açısından vitamin, mineral eksikliklerinin, demir eksikliği gibi bazı parametrelerin takip ve tedavisini yapmaktayız. Yine sezon öncesinde sporcuların kas kuvvet dengelerini, kas kuvvet eksikliklerini, baskın problemlerini ya da gücünün zayıflığı gibi bazı durumları, sezon içerisindeki yaralanmaları minimize edecek şekilde programlarını oluşturup o doğrultuda hareket etmeleri konusunda kendilerine destek oluyoruz. Aynı zamanda hareketsizliğin azaltılması için nasıl egzersiz yapacağını bilmeyen, bireylerimizi egzersiz reçetelerini oluşturmak için polikliniğimize bekliyoruz."
Kronik hastalıklarda, obezitede, tansiyon, diyabet ve astım gibi hastalıklarda egzersiz reçetelemesi ve takiplerini yaptıklarını söyleyen Uzm. Dr. Oğul, "Egzersizin çoklu ilaç kullanımlarını azaltmada, kronik hastalıklarda ve süreçleri etkisi açısından yüz güldürücü sonuçları var. Bu yüzden ben kronik hastalıklarda egzersiz kısmını çok önemsiyorum" dedi.
Uzm. Dr. Oğul, bu alanda şikayeti olan birçok vatandaşın öncelikle ortopedi polikinliğine başvurduğunu fakat aslında önce spor hekimliği polikinliğine gelmeleri gerektiğini söyledi. Oğul, "Ortopedi uzmanları daha çok bir yaralanmanın cerrahi açıdan değerlendirilmesini ve ona yönelik olarak tedavilerini planlarlar. Halısahada ayağını burkanlar, koşu sırasında dizi ağrıyanlar, topuk ağrısı olanlar ilk sırada ortopediye başvurmaktadırlar. Ancak bunların büyük çoğunluğu kozernatif tedaviden fayda gören ve cerrahi tedaviye ihtiyacı olmayan bireyler oluşturmakta. O yüzden bu hastaların ilk etapta spor hekimliği polikliniğine gelmesi daha uygun oluyor. İlk tanısı esnasında yaptığımız muayenelerde, tetkiklerde gerekli görürsek ortopedi uzmanlarına yönlendirme yapıyoruz" diyerek söz konusu yaralanmalarda en önemli aşamanın erken dönemde uygun dozda yüklenme içerecek şekilde egzersiz planlaması olduğunu vurguladı.
Son olarak yürüyüş, egzersiz veya profesyonel sporculukta yaşanan sorunlarda ilk başvurulması gereken yerin spor hekimliği polikinliği olduğunun altını çizen Uzm. Dr. Oğul, sporculara şu uyarıda bulundu; "Spor yaralanması sonrası kaybedilen vakit ve sahaya dönüşün en erken zamanda sağlanması için tedaviye çok hızlı bir şekilde ulaşmaları çok önemli. O yüzden spor hekimliği polikliniğine erken dönemde başvurmaları gerekmekte."