"Tramvaylarımızı Evimiz Gibi Görüyoruz"
Yaklaşık 5,5 yıldır vatmanlık yapan 32 yaşındaki Vecdi Yıldız, mesleklerini büyük bir özveriyle icra ettiklerini belirterek, “Biz 6 gün çalışıp 2 gün tatil yaparız. Vatmanlar genelde üç vardiya çalışırlar. Sabah vardiyasında 05.00-05.45 servisleri ile depoya geliriz. Yaklaşık 10-15 dakikalık hazırlık sürecinde aracın tüm güvenlik kontrollerini yaparız. Kumlama sistemi, frenler, ziller, ray durumu tek tek kontrol edilir. Bu hazırlık hem tramvayın hem de yolcuların güvenliği için şarttır. Tüm kontroller tamamlandıktan sonra kontrol merkezine çıkış için bilgi veririz ve sefere başlarız,” dedi.
Mola düzenlerinin hatlara göre değiştiğini ifade eden Yıldız, “Örneğin Sultandere-75. Yıl hattında daha uzun sürüş olduğu için 30-35 dakikalık molalarımız olurken, Otogar-SSK hattında 22-25 dakikalık molalar veriyoruz. Gün boyu 3-4 mola ile mesaimizi tamamlıyoruz. Molalarımız içinde yemek molası da yer alıyor,” diye konuştu.
Vatman olmak isteyenlerin sıkı bir eğitim sürecinden geçtiğini vurgulayan Yıldız, “Öncelikle 1 ay teorik dersler, mülakat ve yazılı sınav süreci var. Ardından 2,5 ay süren gece sürüş eğitimleri, sürüş sınavı ve araç hazırlama sınavı yapılıyor. Tüm aşamaları geçen adaylar 3 aylık deneme sürecine tabi tutuluyor. Başarılı olanlar görevlerine başlıyor,” dedi.
"En Büyük Tehlike Kontrolsüz Araç ve Yaya Girişi"
Gün içinde en çok zorlandıkları noktaları anlatan Yıldız, “Kontrolsüz bir şekilde tramvay hattına giren araçlar, motosikletler ve raylarda yürüyen kulaklıklı yayalar en büyük risk. Tramvay arkasına tutunan çocuklar da bizi endişelendiriyor. Bazen tüm dikkatimizi vermemize rağmen müdahale etme şansımız olmuyor. Bizim için öncelik yolcuların güvenliği. Bir kaza ya da acil durumda hemen durup kontrol merkezine bilgi veriyor, yolcuları tahliye ediyor ya da kısa bir beklemenin ardından seferimize devam ediyoruz,” ifadelerini kullandı.
Mesleğin stres yönetimi gerektirdiğini söyleyen Yıldız, “Ben yolcuları evime gelen misafirler gibi görürüm. Önceliğimiz onların sağ salim ulaşmasıdır. Bu bizi mutlu ediyor, yorgunluğumuzu alıyor,” dedi.
"Kadın Vatmanlar Yolculardan Takdir Görüyor"
Yaklaşık 4 yıldır görev yapan vatman Duygu Yıldız ise mesleğin kadınlar için de uygun olduğunu belirterek, “Bu iş kadın ya da erkek fark etmeksizin herkesin yapabileceği bir meslek. Eskişehir halkı kadın vatmanlara alıştı ancak şehir dışından gelen turistler hayranlıklarını dile getiriyor. Bu da bize motivasyon sağlıyor,” dedi.
Vardiyalı çalıştıklarını belirten Duygu Yıldız, “Sabah 04.30-05.00 gibi servise biniyor, depoda aracın zil, fren, klima gibi sistem kontrollerini yapıyoruz. Gün boyu dikkat gerektiren bir iş yapıyoruz. Hattın içine dikkatsizce giren araçlar, motosikletler, kulaklıkla yürüyen yayalar bizi zorluyor. Tüm uyarılarımıza rağmen bazen istemediğimiz kazalar yaşanabiliyor,” şeklinde konuştu.
"Dakikalarca Beklemeye Sebep Olabiliyor"
Yolcuların sitemlerine de değinen Yıldız, “Tramvaylar dakikası dakikasına işlemektedir. Kapıda bir yolcuyu beklemek bile zincirleme gecikmeye sebep olur ve son durağa geldiğimizde 5-6 dakikalık bir gecikmeye dönüşebilir. Bu da diğer yolcuların geç kalmasına neden olur. Biz tüm yolcuların mağdur olmaması için hassasiyetle hareket ediyoruz,” dedi.
Araç içi düzen konusunda da yolculara çağrı yapan Yıldız, “Boşluklar olmasına rağmen kapı önlerinde beklenmesi hamile, engelli ve yaşlı vatandaşlarımız için zorluk oluşturuyor. Bu durum hem onların tramvaya binmesini geciktiriyor hem de diğer yolcuların zaman kaybına neden oluyor. Ayrıca kapılarda sıkışma şikâyeti geliyor ancak kapılar sensörlü olduğu için tam bir sıkışma teknik olarak mümkün değildir. Kapıda hareket algılandığında kapılar otomatik olarak yeniden açılır. Yolcularımızın tedirgin olmasına gerek yok,” ifadelerini kullandı.
"Şehrin Göz Bebeği"
Vecdi Yıldız, tramvayın şehir hayatındaki önemine değinerek, “Tramvaylar şehir içi trafiği azaltıyor, yolcuları güvenli ve konforlu şekilde ulaştırıyor. Eskişehir’de tramvay sistemi şehrin göz bebeği haline geldi,” dedi.
Her iki vatman da günün sonunda en büyük mutluluklarının yolcuları sağ salim gidecekleri yere ulaştırmak olduğunu vurguladı. “Bu meslek sadece para kazanmak için değil, sorumluluk bilinciyle yapılmalı,” diyen vatmanlar, daha dikkatli yaya ve sürücü davranışlarıyla risklerin en aza indirilebileceğini belirtti.
