İnternet kafe açmak isteyenlerin ciddi bir yatırım yapmak zorunda kaldığını belirten Şen, “Birinin internet kafe açabilmesi için en az otuz bilgisayar olması gerekiyor. Bu da ciddi bir yatırım. Gelişen piyasalarda ve enflasyonda alım gücü zayıfladı ama biz saat ücretimizi enflasyon oranında artıramıyoruz. Doğal olarak yaptığınız yatırımın geri dönüş süresi çok uzamış oluyor” dedi.
"gerçekten sevmek lazım"
Lokasyon seçiminin önemine dikkat çeken Şen, “Başlangıç için otuz bilgisayar yeterli olsa da sonrasında ihtiyaçlara cevap verebilecek ölçüde dükkânın da gelişmeye açık büyüklükte olması gerekiyor. Bu işe yönelen birinin internet kafe işini gerçekten sevmesi lazım, yoksa geri dönüş çok uzun sürede oluyor” ifadelerini kullandı.
Şen, internet kafelerin günümüzde çok daha güvenli mekânlar olduğuna da değindi. “Biz filtrelerimizi 12 yaş grubuna göre ayarlıyoruz. Evlerinde ulaşamadıkları güvenliğe internet kafede ulaşıyorlar. Hem kelime filtrelememiz var hem güvenli internet kullanıyoruz hem de adil oyun ortamı sağlıyoruz. Ayrıca iki ayda bir kaymakamlık, emniyet ve zabıta tarafından rutin kontroller yapılıyor. Böylece bir standart oluşturuluyor” diye konuştu.
"gelecekte yepyeni bir kimliğe dönüşebilir"
Gelecekte internet kafelerin yeni bir kimliğe bürünebileceğini belirten Şen, “Yeni nesil internet kafeler, belki herkesin bireysel odada olduğu, 9 boyutlu sinemalara benzer ortamlara dönüşebilir. Online turnuvalara katılmak için e-spor takımları internet kafelerde kurulabilir. Hatta Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bu yönde girişimleri oldu. İnternet kafelerin geleceği biraz daha simülasyon gibi olabilir” dedi.
