Eskişehir Haber Blog Yapay Zekâ Geldi. Yaratıcılık Nereye Gitti?

Yapay Zekâ Geldi. Yaratıcılık Nereye Gitti?

Haberleri

Google VEO 3, yapay zekâ destekli video üretiminde çığır açan bir araç olarak sahneye çıktı. Artık sadece birkaç satır yazıyla, gerçekçiliği neredeyse tartışılmaz düzeyde videolar üretilebiliyor. Yüzler, sesler, mimikler… hepsi yazıya dökülen senaryoya bürünüp karşımıza çıkıyor. İlk bakışta büyüleyici bir teknolojik gelişme gibi görünse de, bu kolaylık beraberinde büyük bir problemi de getiriyor: anlam kaybı. VEO 3 ile içerik üretmek kolaylaştı ama ne yazık ki içerik dediğimiz şeyin özünde taşıması gereken duygu, fikir ve samimiyet hızla eriyip gidiyor. Sosyal medya platformlarında şu an dönen VEO içeriklerinin çoğu, ne gerçek bir hikâye anlatıyor, ne de samimi bir ses veriyor. Derinlikten yoksun, anlamsız ama dikkat çekici, geçici ama yaygın… Ortalık sadece yapay zekânın değil, insanın da içerikten uzaklaştığı bir çöplüğe dönmüş durumda. İçerik üretmek değil; tüketilecek bir şey üretmek moda olmuş gibi. Ve işin kötüsü, bu moda hiç bu kadar kolay yayılmamıştı.

Sahte Röportajlarla Dolu Bir Dünya

Google VEO ile üretilmiş yapay röportaj videoları sosyal medyanın dört bir yanını sarmış durumda. Sokak röportajı havasında sunuluyor ama o sokak yok, o mikrofon yok, o insanlar hiç yaşamamış. Görüntüde bir yaşlı amca var, ama o bir model. Ses tonu yaşlı, yüzü kırışık, konuşması kurgulanmış. Ve sonra… ağzından öyle sözler dökülüyor ki insan ister istemez irkiliyor: küfür, hakaret, yozlaştırılmış "mizah".

Bu sistemle yapay zekâya yaşlı bir teyzeyi konuşturuyorlar. Birkaç cümle içinde ekonomiden, saygıdan, geçim zorluğundan bahsedecek sandığın karakter; birden “izlenir” olsun diye ağzına ne varsa döküyor. Bilmeyen biri izlese, “gerçek" zannediyor.. Bazen de hayvanlarla röportaj yapıyorlar, kimi zaman çocuk sesi veriyorlar, kimi zaman da bir alkol şişesine insan sesi yüklenmiş gibi "yorum yaptırıyorlar". Ama içerik hep aynı: ucuzluk. Düşünce yok, duygu yok. Sadece patlama ihtimali olan küfürlü cümleler, suni tepkiler ve manipülasyon.

En acısı ne biliyor musun? İnsanlar artık bu videoların sahte olduğunu bilmiyor, bilenler de önemsemiyor. “Komik işte” deyip geçiyorlar. Ama komik değil. Kültürel yozlaşmanın kodlarla hızlandırılmış hâli bu. İnsan yüzünü kopyalayan yapay zekâ, artık insanın ağzından çıkanları da kirletmeye başladı.

Gerçek sokak sustu. Mikrofon, yapay zekânın eline geçti. Ama konuşanların söylediği her cümle, aslında bizim ne kadar düşünmeyi bıraktığımızın bir kanıtı.
Artık kimse sormuyor: “Bu video bana ne söylüyor?”
Çünkü kimse duymak istemiyor: Söylediği şey yok.

Üretim Arttı ama Kalite Yerle Bir

VEO 3 gibi araçlar sayesinde artık herkes içerik üretici. İyi mi? Belki. Ama şöyle bir bakalım:

Kaliteli senaryo yok.

Anlamlı bir derdi yok.

Görselde var, içerikte sıfır.

Çünkü artık amaç bir şey anlatmak değil; algoritmaya çarpmak.
“Biraz küfür, biraz kavga, üstüne dramatik bir cümle…”
Herkes viral olmak istiyor ama kimse kalıcı olmak istemiyor.

Oysa teknoloji; yaratıcı olanın yanında durmalıydı, kolaya kaçanın değil.
Biz ne yaptık? Bu fırsatı da tüketim yarışına çevirdik.
Zekâya değil, hazır koda sığındık.

Araç Güçlü Ama Ne Üretiyoruz?

Google VEO, teknolojik olarak etkileyici. Gerçekçi yüzler, canlı arka planlar, senaryoyu sese çevirme kabiliyeti… Hepsi yerli yerinde.
Ama ortaya çıkan içeriklere baktığımızda sorulacak tek bir soru kalıyor: Ne anlatıyorsun?
Ve cevap çoğu zaman yok.

Çünkü kullanıcılar artık anlatmak istemiyor, sadece dikkat çekmek istiyor. Video sonunda izleyiciye bir şey kalmıyor. Ne duygu, ne düşünce, ne de iz bırakacak bir cümle…
Sadece kısa bir şaşkınlık, uzun bir boşluk.

 Bu, Gelecek Değil. Bu, KURU Gürültü.

Yeni medya diyoruz ya... Artık medya değil, sadece gürültü. Her video bağırıyor, her içerik kendini öne itmeye çalışıyor ama kimse bir şey demiyor. Google VEO3 gibi sistemler, bir devrim olabilir. Ama ilk büyük kullanım dalgası, dijital çöplük oluşturdu. Birkaç ay içinde "Vay be, bunu nasıl yapmışlar?” dediklerimiz, şimdi "Yeter artık, yine mi bu saçmalık?" dedirtiyor.

Gelecek dedik, ama şu an içindeyiz ve hiç umut vermiyor.
Çünkü araçlar büyüdü ama anlatacak hikâyemiz küçüldü.

“Yapay zekâ harika bir fırça. Ama biz hâlâ duvara karalama yapıyoruz. VEO3 kötü değil. Biz tembelleştik. Gerçek hikâyeleri unuttuk. Gürültüyü sanat sandık. Şimdi durup düşünme zamanı: teknoloji gelişiyor, peki biz gelişiyor muyuz?”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *