Eskişehir Özel Ümit Hastanesi Tıp Merkezi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzm. Dr. Semiha Ülkü Gül hacamat tedavisine ilişkin önemli bilgiler paylaştı. Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları anlamına gelen GETAT ünitesinin Sağlık Bakanlığı ve sağlık müdürlüğünün onayı ile faaliyete geçtiğini aktaran Dr. Gül, “Hacamat çok eski çağlardan bu yana uygulanan geleneksel bir tedavi yöntemi ve günümüzde yapılan bilimsel çalışmalarla da etkinliği kanıtlandı ve Sağlık Bakanlığı da eğitim programları açarak hekimlere bu alanda eğitim vermeye başladı ve böylece sadece bu konuda eğitim almış sertifikalı doktorların bu uygulamaları yapabilmesi sağlandı.” şeklinde konuştu.
Yaş kupa, kuru kupa
Hacamatın; yaş kupa ve kuru kupa olarak ikiye ayrıldığını ifade eden Özel Ümit Hastanesi Tıp Merkezi doktoru Semiha Ülkü Gül; kuru kupada sadece ağrılı bölgedeki kan toplanır, bir dolaşım arttırma ve ağrı kesici etki olur, kesi işlemi yapılmaz, çocuklarda daha çok bu tercih edilebilir veya kan almanın riskli olacağı kişilerde bu yöntem tercih edilebilir, yaş kupada ise kan alma vardır, bu yöntemde amaç; toksinlerin biriktiği kandaki seröz kısmı almaktır.” dedi. Yöntemin nasıl uygulandığı hakkında bilgi veren Dr. Gül, şunları söyledi:
“Kupa yapıldıktan sonra o bölgeye çok ince kesiler yapılır, bu çizgilerle önce bir miktar kan alınır atılır, sonrasında beyaz sarı karışık bir sıvı gelir bu; toksinlerin olduğu bir sıvıdır ve önemli olan bu sıvının alınmasıdır. Böylece gerçek hacamat olur.”
Ay, vücudumuzu da etkiliyor
Ayın insan vücudu üstünde bir çekim kuvveti olduğunu anlatan Dr. Gül, “Ay nasıl dünya ve yeryüzündeki suları etkiliyorsa yüzde 65- 75 kadarı su olan vücudumuzu da etkiler. Özellikle toksinler sırt bölgesinde toplanır hacamatın etkisi de bu toksinleri atmak.” diye konuştu. Hacamatın pek çok faydası olduğuna dikkat çeken Dr. Gül, bu faydaları söyle açıkladı:
“Hacamat yapılan bölgedeki kan dolaşımını arttırır, o bölge oksijenlenir, detoks etkisi oluşturur. Vücutta bir onarım mekanizmasını hareket geçirerek ağrıyı azaltır ve bağışıklığı da güçlendirir. Genelde yılda 3,4 kez yapılabilir. Belli bölgelerdeki rahatsızlıklar için ise ayda 1 kez yapılabilir, 4-5 uygulama o bölgenin rahatlamasını sağlar. Hacamat tamamlayıcı bir tedavidir, ağrıların bir süre rahatlatılmasını sağlar.”
Merdiven altı hacamat uygulamalarına dikkat
Uzm. Dr. Semiha Ülkü Gül, evlerde bilinçsiz kişilerce yapılan hacamat uygulamalarının risklerine dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Evlerde merdiven altı yerlerde bu işlemlerin yapılması çok riskli, eğer steril olmayan bir ortamda ve jiletlerle yapılırsa enfeksiyon riski vardır. Kupa çok uzun süre tutulursa dolaşım bozukluğuna neden olarak kabarma şeklinde cilt reaksiyonlarına yol açabilir. Enfeksiyon, hepatit kapma riski vardır, çok derin kesilerde belirgin izler kalabilir, bu nedenle Sağlık Bakanlığı bu tür uygulamaların sadece denetleyebileceği hastanelerde steril şartlarda yapılmasına izin verdi. Bizim hacamat işlemlerimizde; tek kullanımlık ameliyatlarda kullanılan bisturilerle çok ince kesiler yapılır. Çünkü çok batırarak derin kesiler yapılırsa rahatsız edici olur ve kesiler iz bırakabilir. Kesi yapılmadan önce kupa yapılan bölge uyuştuğu için de kişi ince kesilerin ağrılarını çok hissetmez.”
Daha rahat kilo vermeyi sağlar
Kanama bozukluğu olanlara, kumadin gibi kan sulandırıcı kullananlara, çok yaşlı ve yeni doğanlara hacamat yapılmaması gerektiğini ifade eden Dr. Gül, hacamatın uygulama alanlarını şöyle sıraladı:
“Yaygın kas ağrısı olan, halsizlik hisseden, alerjik kişiler, migren ağrısı olanlar, yaygın sırt ağrısı olanlarda bu yöntem kullanılır. Fıtık gibi sorunlarda da ağrıların rahatlaması konusunda yardımcı olur, fıtığı küçültmez. Diyette de detoks sağladığı için fayda sağlar, kilo vermede tıkanan kişiler, detoks ve dolaşım sağlandığı için bağışıklığı güçlendiği için daha rahat kilo verir.”
Hacamat öncesi ve sonrasında neler yapılmalı
Hacamatın belli uygulama dönemleri olduğuna dikkat çeken Rehabilitasyon Uzm. Dr. Semiha Ülkü Gül, “Hacamat; hicri takvime göre ayın ikinci yarısında yapılır, yani ayın dolunaydan sonra küçülmeye başladığı dönemlerde daha çok yapılır.” diye konuştu.
Hacamat öncesinde ve sonrasında dikkat edilmesi gerekenleri anlatan Dr. Gül sözlerini şöyle tamamladı:
“Hacamat öncesi hastalara 48 saatlik bir diyet öneriyoruz; protein içermeyen, hayvansal gıda içermeyen bir beslenme bu. Bir de hacamat işlemine 3 saatlik bir açlıkla gelmelerini istiyoruz. Bedeni yorduğu için 1 gün öncesinde cinsel ilişki olmamalı. Hacamat sonrasında ilk 24 saat banyo yapılmaz, kesi yapıldığı için bu bölgeler ıslatılmaz. Bir iki saat yemek yememek daha uygundur. Kişide hafif bir uyku hali olabilir, imkan varsa 1,2 saat dinlenilebilir ancak günlük yaşamına hemen de dönebilir. Kesiden sonra kantaron yağı sürülerek steril bezlerle kapatılır, 1 gün boyunca hayvansal gıdalar tüketmemelidir. Hacamat sonrası kişide 1 hafta sonrasında bu kesiler iyileşir, ağrı yapmaz ama dolaşım arttığı için hafif bir kaşıntı hissi olabilir.”